demo-attachment-1240-Mask-Group-47@2x

Vergi Planlaması ile Şirket Kârlılığını Artırma Yolları

Vergi planlaması, işletmelerin finansal başarısında kilit noktadadır. Siz de doğru stratejilerle vergi yükünü azaltarak şirket kârlılığını artırabilir ve uzun vadeli büyümeyi destekleyebilirsiniz. 

Vergi planlaması, işletmelerin yasal çerçeve içerisinde vergi yüklerini azaltmalarını, kaynaklarını daha verimli kullanmalarını, sürdürülebilir bir büyüme elde etmelerini sağlar. Fakat şirket kârlılığını artırmanın yollarını ararken genellikle göz ardı edilse de en etkili stratejilerden biridir. Çünkü planlama doğru şekilde uygulandığında, yalnızca vergi yükümlülüklerini optimize etmekle kalmaz, aynı zamanda işletmenin mali sürdürülebilirliğini ve rekabet gücünü artırır. 

Özellikle günümüzde şirketler, düzenli ve etkili bir planlama süreciyle, vergi avantajlarını değerlendirebilir, gereksiz maliyetlerden kaçınabilir. Ancak süreç, titizlik ve uzmanlık gerektirir; yanlış bir adım ciddi mali cezalarla sonuçlanabilir. Peki, vergi planlaması neden bu kadar önemli? Gelin, vergi planlamasının temel prensiplerini, uygulanabilir tekniklerini, şirket kârlılığı üzerindeki olumlu etkilerini detaylı birlikte inceleyelim. 

Vergi Planlamasında Etkili Stratejiler ve Teknikler

İşletmenizin finansal başarısı için her şeyden önce iyi bir vergi planlaması yapmanız büyük öneme sahip. Ancak bu süreç, yalnızca gelir ve giderlerin düzenlenmesiyle sınırlı olmadığı için detaylı bir analizle uzmanlık gerektirir. Doğru planlama yaptığınız takdirde ise hem vergi yükümlülüklerini azaltabilir hem de finansal kaynaklarınızı daha etkili kullanabilirsiniz. İşte etkili vergi planlaması için uygulanabilecek stratejiler! 

Vergi Planlaması Nedir ve İşletmeler için Önemi

Vergi planlaması, işletmelerin vergi yükümlülüklerini minimum seviyeye indirmek için yasal çerçevede yaptığı strateji planıdır. Amaç, yasal uyumluluk sağlarken maliyetleri düşürmek ve işletmenin nakit akışını iyileştirmektir. Dolayısıyla doğru bir vergi planlaması süreci, şirketlerin sadece bugünkü mali tablolarını değil, aynı zamanda gelecekteki finansal hedeflerini de doğrudan etkiler. Örneğin; teşviklerden faydalanmak, AR-GE harcamalarını optimize etmek veya gelirlerin doğru zamanlanması gibi stratejiler, işletmenizin sürdürülebilir büyümesine katkı sağlar. Ayrıca, planlama sayesinde potansiyel mali cezaların, denetim risklerinin önüne geçebilirsiniz. 

Vergi Cennetlerinden Faydalanma

Uluslararası faaliyet gösteren işletmeniz varsa vergi avantajı sunan ülkelerde şirket kurarak maliyetlerinizi azaltabilirsiniz. "Vergi cenneti" olarak adlandırılan bu ülkeler, işletmenize düşük vergi oranları veya tam muafiyetler sağlayabilir. Ancak, bu stratejinin yasal çerçevede uygulanması büyük önem taşır. Yanlış bir uygulama, işletmenizin uluslararası düzenlemeler kapsamında cezai yaptırımlarla karşılaşmasına neden olabilir. Bu nedenle, uzman hukuk danışmanları ve mali müşavirlerle çalışmanız şarttır. 

Gelirlerin ve Giderlerin Doğru Zamanlanması

Gelirlerin ve giderlerin stratejik olarak zamanlanması, işletmenizin vergi yükümlülüklerini optimize etmenize yardımcı olabilir. Örneğin; yüksek gelirlerin yoğun olduğu dönemde giderlerin artırılması, vergi matrahını düşürerek işletmenize avantaj sağlayabilir. Ayrıca, yıl sonuna yakın dönemde giderlerin kaydedilmesi, işletmenizin kâr-zarar tablolarını daha dengeli şekilde yönetmesine olanak tanır. 

Giderlerin zamanlanması kadar gelirlerin ertelenmesi veya hızlandırılması da önemlidir. Özellikle küçük - orta ölçekli işletme iseniz bu stratejiyi kullanarak daha düşük vergi dilimlerinden faydalanabilirsiniz. Ancak, tüm adımların doğru muhasebe kayıtları ile desteklenmesi gerektiğini unutmamalısınız. 

Teşvik ve Muafiyetlerden Yararlanma

Vergi teşvikleri ve muafiyetler, işletmeniz için hiç de azımsanmayacak bir maliyet avantajı sunar. Özellikle teknoloji ve AR-GE sektörlerinde faaliyet gösteriyorsanız devlet destekleri sizin için büyük bir fırsat olabilir. Örneğin; Türkiye'de AR-GE projelerine yönelik sağlanan vergi indirimleri hem kurumlar vergisinde hem de personel giderlerinde ciddi tasarruf sağlar. Benzer şekilde, enerji tasarruflu yatırımlar yapan işletmeniz varsa karbon emisyonu teşviklerinden faydalanabilirsiniz. Teşviklerden yararlanabilmek için yapmanız gereken şeyler ise gerekli belgeleri eksiksiz hazırlamak ve başvuruları zamanında yapmaktır. 

Vergi Matrahının Azaltılması

Vergi matrahını düşürmek, işletmenizin vergi yükünü hafifletmek için etkili bir yöntemdir. Amortisman yöntemlerinin optimize edilmesi, uzun vadeli borçlanmanın tercih edilmesi ve fonlama modellerinin çeşitlendirilmesi gibi yöntemler, matrahın azalmasına yardımcı olabilir. Örneğin; sabit kıymetlerin amortisman sürelerinin uzatılması veya çift amortisman tekniği kullanılması, şirketinizin nakit akışını iyileştirirken vergi avantajı sağlar. Ayrıca, işletmenizin gelirlerini vergiye tabi olmayan faaliyetlere yönlendirmeniz de bu sürece destek olabilir. 

Vergi Planlamasının Şirket Kârlılığına Etkileri

Vergi planlaması, en başta vergi yükümlülüklerin azaltılması gibi görünse de aslında; şirketinizin genel anlamda finansal performansını da olumlu yönde etkiler. Öncelikle vergi yükümlülüğünün düşürülmesi, şirketinizin maliyetlerini azaltarak kâr oranlarını artırmasını sağlar. Örneğin; başarılı bir vergi planlaması sayesinde elde edilen tasarruflar, AR-GE yatırımları veya pazarlama faaliyetleri gibi stratejik alanlara yönlendirilebilir. Böylece hem gelir artışı sağlar hem de işletmenizin pazardaki rekabet gücünü artırır. 

Etkili bir vergi planlaması ayrıca, işletmenizin nakit akışını düzenleyerek finansal esneklik kazandırır. Düşük vergi yükü, şirketlerin likidite krizlerini daha kolay atlatmasını, yeni yatırımlara kaynak ayırmasını sağlar. Örneğin; amortisman planlarının optimize edilmesi veya gelirlerin yeniden zamanlanması, nakit akışını düzenleyen stratejik adımlardır. 

Şirket kârlılığı üzerindeki bir diğer önemli etki ise mali tabloların daha şeffaf hale gelmesidir. Şeffaf mali tablolar denetim risklerini azaltırken yatırımcı güvenini de artırır. Özellikle halka açık şirketler, şeffaflık sayesinde daha fazla sermaye çekebilir, piyasa değerlerini artırabilir. 

Vergi planlamasının finansal etkilerinin yanı sıra operasyonel etkileri de göz ardı edilmemelidir. İyi bir vergi planlaması, şirketinizin yasal uyumluluk seviyesini artırarak mali cezaların önüne geçer. Bu da uzun vadede işletmenizin itibarını koruyarak sürdürülebilir büyüme sağlar. 

Orka Muhasebe Programı

Orka Bilgisayar, işletmenizin muhasebe ve finans yönetimini kolaylaştıran yazılım çözümleri sunar. Özellikle muhasebe programı, vergi beyannamelerinin hazırlanması ve ödeme işlemlerinin gerçekleştirilmesinde süreçleri büyük ölçüde pratikleştirir. Siz de Orka Bilgisayar'ın sunduğu vergi planlaması çözümleriyle, işletmenizin kârlılığını artırabilir, finansal süreçlerinizi optimize edebilirsiniz. 

demo-attachment-546-asian-businesswoman-laptop-planning-strategy-PQFT2HE@2x

Şirket Sözleşmesi Hazırlama Rehberi:

Şirket sözleşmesi hazırlama, işinizin temelini oluşturarak geleceğinizi güvence altına alır. Doğru sözleşmeyle her adımı net şekilde belirleyebilirsiniz.

Bir şirket kurma sürecinde atılması gereken en önemli adımlardan biri, sağlam şirket sözleşmesi hazırlamaktır. Şirket sözleşmesi, işinize hem hukuki temel kazandırır hem de ortaklık yapınızı, haklarınızı ve sorumluluklarınızı tanımlar. Yanlış ya da eksik hazırlanan sözleşme, ilerleyen süreçte ciddi sorunlarla karşılaşmanıza yol açabilir. Bu rehber aracılığıyla, şirket sözleşmesi hazırlama sürecinin tüm aşamalarını takip edebilir işinizi güvenle şekillendirebilirsiniz. 

Şirket Sözleşmesi Nedir? Neden Önemlidir?

Şirket sözleşmesi, bir işletmenin kuruluş aşamasında ortaklar arasında yapılan ve şirketin çalışma esaslarını belirleyen resmi belgedir. Bu sözleşme, şirketin faaliyet alanını, ortakların hak ve sorumluluklarını, sermaye yapısını ve yönetim mekanizmalarını detaylı şekilde açıklar. 

Şirket sözleşmesi firmanızın işleyişinde de kritik role sahiptir. Hukuki çerçeveye oturtulmuş bir sözleşme, ileride ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkları önler, ortaklar arasında güven ortamı oluşturur. Tüm bunlara ek olarak gelecek dönemde yaşanabilecek hukuki sorunlara karşı korunmasını sağlar. Bu nedenle, doğru şirket sözleşmesi hazırlama, bir işletmenin sağlıklı büyümesi ve sürdürülebilirliği açısından hayati öneme sahiptir. 

Şirket Türüne Göre Sözleşme Hazırlığı

Şirket sözleşmesi hazırlarken, seçilen şirket türü büyük önem taşır çünkü her türün kendine özgü yasal gereklilikleri ve işleyiş kuralları vardır. Türkiye'de en sık karşılaşılan şirket türleri anonim şirket, limited şirket, kolektif şirkettir. Bu türler arasındaki farkları anlamanız, doğru sözleşme hazırlamak için ilk adımdır. 

  • Anonim Şirketler: Anonim şirket sözleşmelerinde, şirketin sermaye yapısı, hisse devri, genel kurul ve yönetim kurulu ile ilgili detayların açık şekilde tanımlanması gerekir. Özellikle halka arz hedefi olan şirketlerde, sözleşmenin Sermaye Piyasası Kanunu'na uygun olması önemlidir. 
  • Limited Şirketler: Limited şirketler için sözleşme hazırlanırken ortakların hak ve sorumluluklarını, şirket müdürlerinin yetkilerini ve kâr dağıtım esaslarını detaylandırmanız önemlidir. Limited şirketlerde ortak sayısının en fazla 50 ile sınırlı olduğunu unutmamalısınız. 
  • Kolektif ve Komandit Şirketler: Bu tür şirketlerin sözleşmelerinde, şirketin yönetim yapısı ve ortakların sorumluluk düzeyleri öne çıkar. Kolektif şirketlerde tüm ortaklar sınırsız sorumlu iken, komandit şirketlerde sınırlı sınırsız sorumlu ortak ayrımı bulunur. Sözleşmenizi hazırlarken bu yetkileri doğru belirlemeye özen göstermelisiniz. 

Şirket Sözleşmesi Nasıl Hazırlanır?

Şirket kuruluş sürecinizi başlatmak için ilk adım olarak MERSİS internet adresine girip ücretsiz üyelik oluşturabilirsiniz. Sistem, şirket sözleşmesi hazırlama aşamasında sizi adım adım yönlendirir ve kanunen zorunlu olan bilgileri doldurmanıza yardımcı olur. 

MERSİS üzerinden şirket sözleşmesi hazırlarken Türk vatandaşıysanız, T.C. kimlik numaranızla sisteme ortak veya yetkili olarak eklenebilirsiniz. Yabancı uyrukluysanız, pasaport numaranızla işlem yapabilirsiniz. Ancak bunun için öncelikle vergi dairesinden vergi numarası almanız ve ticaret sicili müdürlüğüne başvurarak MERSİS’e kaydolmanız gerekir. 

Gerekli bilgileri doldurduktan sonra sözleşmeniz Türkçe olarak hazırlanır ve şirketinizin potansiyel vergi numarası MERSİS tarafından otomatik olarak atanır. Bu aşamanın ardından sözleşmeyi imzalamanız gereklidir. İmza işleminin tasdiki için sizin veya yetkili temsilcilerinizin ilgili kuruluşa gitmesi gerekir. 

  • Limited şirketler ve kooperatifler için bu işlem, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret sicili müdürlüğünde yapılır. 
  • Diğer şirket türleri için ise bu işlemi şirket merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret sicili müdürlüğünde veya herhangi bir noterde gerçekleştirebilirsiniz. 

Eğer tasdik işlemini noterde yapmak isterseniz, MERSİS üzerinden aldığınız takip numarasıyla doğrudan notere başvurabilirsiniz. Üstelik MERSİS, sözleşmenizi elektronik ortamda notere ilettiği için fiziki çıktı almanıza gerek kalmaz. Bu sayede süreç hızlı ve pratik bir şekilde tamamlanır. 

Şirket Sözleşmesinde Yer Alması Gereken Temel Maddeler

Şirket sözleşmesi hazırlarken, şirketinizin yapısını ve işleyişini belirleyen temel maddelere mutlaka yer vermelisiniz. Eksiksiz hazırlanan bir sözleşme, şirketinizin operasyonel süreçlerini sorunsuz yürütmesine katkı sağlar. Bir şirket sözleşmesinde bulunması gereken temel maddeler şu şekildedir: 

  • Şirketinizin resmi adını ve faaliyet göstereceği adresi mutlaka eklemelisiniz. Bu bilgiler, şirketinizin kimliğini tanımladığı için yasal süreçlerde büyük önem taşır. 
  • Şirketinizin hangi sektörlerde faaliyet göstereceğini ve hangi işleri yapacağını açıkça belirtmelisiniz. Böylelikle legal otoritelere karşı yasal sınırlarınızı çizebilirsiniz. 
  • Ortakların kimler olduğunu, hisse oranlarını ve sermaye katkılarını detaylarıyla birlikte yazmalısınız. Ortaklar arasında ileride çıkabilecek anlaşmazlıkları önlemek için bu madde son derece kritiktir. 
  • Şirketinizi kimin yöneteceği, hangi yetkilere sahip olacağı ve temsil haklarının nasıl kullanılacağı net ifadelerle tanımlanmalıdır. Yönetim kurulu üyelerinin veya müdürlerin görevlerine yer vermeniz gerekir. 
  • Toplam sermayeyi, bu sermayenin hangi şekilde yatırılacağı ve ortaklar arasında nasıl bölüneceğini eklemeniz mühimdir. Ek olarak hisse devri koşullarını da bu maddeye dahil edebilirsiniz. 
  • Firmanızın elde ettiği kârın nasıl dağıtılacağını ve zarar durumunda hangi adımların izleneceğini belirten bir madde eklemelisiniz. 
  • Şirketin faaliyet süresi belirli bir dönemle sınırlıysa, bu süreyi sözleşmede belirtmelisiniz. Ayrıca şirketin feshi durumunda izlenecek prosedürleri de açıkça ifade etmelisiniz

Sözleşmede Dikkat Edilmesi Gereken Hukuki Detaylar

Şirket sözleşmesini hazırlarken, hukuki açıdan eksiksiz ve doğru bir belge oluşturmanız, hem şirketinizin güvenliği hem de ileride karşılaşabileceğiniz sorunları önlemek için oldukça önemlidir. Şirket sözleşmenizin, Türk Ticaret Kanunu’nda belirtilen hükümlere uygun olması gerekir. Özellikle ortaklık yapısı, sermaye dağılımı ve yönetimle ilgili maddeleri hazırlarken kanun hükümlerini göz önünde bulundurmalısınız. Benzer şekilde hisselerin devredilmesi ya da ortakların şirketten ayrılma şartlarını belirlemek, ileride yaşanabilecek hukuki uyuşmazlıkları önlemek açısından önemlidir. 

demo-attachment-1086-inspired-woman-NEARSKQ@2x

Çalışan Memnuniyeti Anketleri Nasıl Yapılır? 

Hedeflediklerini gerçekleştiren başarılı bir şirket olmanın temel faktörlerinden biri çalışan memnuniyeti anketi kullanarak çalışanların beklentilerini ve memnuniyet seviyelerini anlamaktır. İşletmenizde iş verimliliğini artırıp, pozitif çalışma ortamı yaratabilmek için çalışan memnuniyeti anketi oldukça kritik bir rol oynar. Bu içerikte çalışanlara yönelik yapılacak anketlerin neden önemli olduğu, nasıl uygulanması gerektiği ve başarıya nasıl katkı sağlayacağı hakkında detaylı bilgi bulabilirsiniz. 

Çalışan Memnuniyeti Anketi Nedir?

Çalışan memnuniyeti anketi, şirket çalışanlarının iş yerindeki deneyimlerini, işveren politikaları hakkındaki görüşlerini ve genel memnuniyet seviyelerini değerlendirmek için kullanılan bir araçtır. Şirketlerin çalışanlarıyla olan iletişimini güçlendirmek, sorunlu alanları erken tespit ederek etkin çözümler üretmek amacıyla kullanılır. 

Modern iş ortamlarında çalışan geri bildirimlerinin önemi gittikçe daha belirgin olmaya başlamıştır. Bir çalışan memnuniyeti anketi sayesinde hem çalışanların hem yöneticilerin şirket hedeflerine daha etkin şekilde uyum sağlamaları desteklenir. Şirketlerde kilit bir görev üstlenen çalışan memnuniyeti anketi temelde sizin için şu bilgileri toplar: 

  • Çalışanların şirket politikalarına dair görüşleri 
  • İş yükü ve dengesi hakkında geri bildirim 
  • Kariyer gelişim fırsatları ile ilgili çalışanların beklentileri 
  • Liderlik yaklaşımları hakkında görüş ve öneriler 
  • İş ortamındaki fiziki/duygusal koşullara ve bunların yarattığı etkilere ilişkin düşünceler 
  • Uzaktan çalışma gibi yeni iş modelleri hakkında düşünceler ve öneriler 

Çalışan memnuniyeti anketi ile topladığınız veriler sayesinde işletmenize değerli öngörüler kazandırabilirsiniz. 2021 senesinde Gallup tarafından yapılan bir araştırmaya göre mutlu ve bağlı çalışanların şirket performansını yaklaşık %21 oranında yükselttiği gözlemlenmiştir. Benzer birçok araştırma da çalışan geri bildirimlerinin markayı güçlendirmede kritik bir rol oynadığını ortaya koyar. 

Çalışan Memnuniyeti Anketi Neden Önemlidir?

Bir şirketin başarıya ulaşmasındaki temel taşlardan biri çalışanların memnuniyetidir. Şirket içinde pozitif ve destekleyici bir ortamın sağlanabilmesi verimlilikten liderlik becerilerine kadar birçok alanda katkı sağlar. Çalışan memnuniyeti anketi destekleyici bir pozitif ortam yaratmak ve bunu sürdürebilmek adına gerekli geri bildirimleri almanızı sağlar. 

Çalışan memnuniyeti anketi yalnızca şirket hedeflerine ulaşmak amacıyla değil aynı zamanda çalışanların bireysel memnuniyetini artırmak için de çok değerlidir. Çalışan memnuniyeti anket uygulamalarının işletmeniz için sağlayabileceği başlıca faydalar şunlardır: 

  • Genel memnuniyet seviyesinin yüksek olduğu işletmelerde çalışanların şirket hedeflerine bağlılığı daha fazladır. 
  • Çalışanların iş ortamında mutlu olması işlerine daha fazla odaklanmalarını destekler ve üretkenliklerini artırır. 
  • Geri bildirimler sayesinde liderler çalışan beklentilerini daha iyi anlar ve yaklaşımlarını etkili şekilde düzenler. 
  • Çalışanlar iş yerinde kendilerini değerli hissettiklerinde şirket değişikliğine daha az yönelirler. 

Çalışan Memnuniyeti Anketi Nasıl Hazırlanır?

Etkili bir çalışan memnuniyeti anketi hazırlamak hem çalışanların beklentilerini tespit etmenizi hem de beklentilerini karşılayacak çözümler üretmenizi sağlar. İyi tasarlanmış bir anket sadece mevcut durumu analiz etmekle kalmaz, gelecek dönemler için etkili stratejik kararlar almanıza da yardımcı olur. İlgili süreçte soruların netliği, teknolojik kolaylık sunmak ya da anonimlik garantisi gibi faktörler oldukça önem kazanır. Buna göre bir çalışan memnuniyeti anketi hazırlarken dikkat etmeniz gereken ana faktörler şunlardır: 

Anket Hedefini Belirlemek

Anketten temel olarak ne öğrenmek istediğinizi belirlemek ve soruları amaçlarınıza yönelik seçmek önemlidir. Sorular işyerindeki iletişim, çalışan bağlılığı ya da genel memnuniyet ile ilgili hazırlanabilir. 

Anlaşılır ve Net Sorular Hazırlamak

Ankette yer verdiğiniz sorular çalışanların anlayabileceği kadar sade ve odaklı olmalıdır. Soruların karışık olmaması çalışanların gerçek düşüncelerini daha iyi ifade etmelerine yardımcı olur. Örneğin liderlik becerileri hakkında net sorular yöneltirseniz geri bildirimler daha etkin sonuçlar sunar. 

Anonimlik Garantisi Sunmak

Anonimlik çalışanların sorulara çekinmeden rahat şekilde cevap vermelerini sağlar. Doğru ve samimi geri bildirim almak istiyorsanız anonimlik garantisini mutlaka göz önüne almalısınız. Özellikle çalışanların eleştiri yaparken tereddüt etmemesi daha net ve dürüst cevaplar almanıza yardımcı olur. 

Teknolojik Araçlarla Kolaylık Sağlamak

Çalışan memnuniyeti anketi, kolay erişilebilir ve kullanıcı dostu yazılımlara sahip online platformlar üzerinden sunulmalıdır. Türkiye’de Qualtrics, SurveyMonkey gibi uygulamalar sıklıkla kullanılır ve etkili veri toplar. 

Anket Zamanını Ayarlamak

Anket yapmak için çalışanların çok yoğun iş dönemleri yerine daha rahat bir zaman seçmek önemlidir. Böylece çalışanlar ankete daha çok odaklanıp etkin geri bildirimler yapabilir. 

Çalışan Memnuniyeti Anket Sonuçları Nasıl Değerlendirilir?

Çalışan memnuniyeti anket uygulamasının başarısı sonuçların etkin değerlendirilmesini de gerektirir. Anket sonrasındaki süreç sadece verileri toplamakla sınırlı değildir; verilerden anlamlı çıkarımlar yapıp bunları somut adımlara dönüştürmek çok önemlidir. Verileri etkili şekilde analiz etmek, sorunlu alanları/konuları anlamak ve uygun aksiyon planları hazırlamak her şirket için kritik bir süreçtir. Aşağıdaki adımlar ise bu süreci kolaylaştırabilir: 

  • Anket sonuçlarını incelerken özellikle tekrar eden tema ve sorunlara dikkat etmek önemlidir. Çalışanlar genellikle kariyer gelişim olanakları ve yönetimle iletişim eksikliği gibi konularda yoğun bir şekilde geri bildirim verir. 
  • Çalışanların memnuniyet düzeyini artırmak adına spesifik ve aynı zamanda gerçekçi uygulanabilir aksiyon planları almak gerekir. 
  • Anket sonuçlarını şeffaf şekilde çalışanlarla paylaşmak onlara değer verdiğinizin göstergelerinden biridir. 
  • Geri bildirimlere dayanarak harekete geçmek, belirlenen çözüm yollarını hayata geçirmek ve sonrasında da süreci yakından takip etmek anket verimliliğini artırır. 

Çalışan memnuniyeti anketi, şirketinizin uzun vadeli başarısını destekleyecek kritik bir strateji aracıdır. Düzenli olarak çalışanlarınızdan geri bildirim topladığınızda hem daha pozitif bir iş ortamı oluşur hem de şirket performansı önemli ölçüde artar. Bundan dolayı doğru tasarlanmış çalışan memnuniyeti anketi ile işletmenizin geleceğine büyük bir yatırım yapmış olursunuz. 

Sıkça Sorulan Sorular

1. Çalışan Memnuniyeti Anketi Ne Kadar Sıklıkla Yapılmalıdır?

Verimli bir süreç yaratmak için anketlerin yılda en az bir kere yapılması gerekir. Daha sık geri bildirim almak isteyen şirketler ise çeyrek dönemlik anketler kullanabilir.

Sorular liderlik, iş ortamı, çalışan beklentileri ve iş yükü gibi kilit noktaları kapsayacak şekilde hazırlanmalıdır.

2. Ankette Hangi Sorular Sorulmalıdır?

Sorular liderlik, iş ortamı, çalışan beklentileri ve iş yükü gibi kilit noktaları kapsayacak şekilde hazırlanmalıdır.

3. Anket Sonuçlarına Bakılarak Hangi Adımlar Atılmalıdır?

Verimli bir süreç yaratmak için anketlerin yılda en az bir kere yapılması gerekir. Daha sık geri bildirim almak isteyen şirketler ise çeyrek dönemlik anketler kullanabilir.

demo-attachment-1248-Mask-Group-48@2x

KOBİ’ler için E-Fatura ile E-Arşiv Fatura Karşılaştırması

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 2010 yılından itibaren bütüne yayılacak şekilde başlattığı dijital dönüşüm sürecinde, belki de en yaygın ve en efektif olanı e-Fatura ve e-Arşiv uygulamaları oldu. Muhasebe departmanlarının birçok iş yükünü ortadan kaldırmakla beraber KOBİ’ler için birçok avantajı da beraberinde getiren bu iki uygulama özünde birbirlerine çok benziyor olsalar da aralarında bazı önemli farklar bulunmaktadır. Bu farklar ile ilgili olarak merak edilenleri ve önemli ayrımları bu yazımızda çeşitli yönlerden ele alacağız. Siz de yazımızı okuyarak e-Fatura e-Arşiv uygulamaları arasındaki farkları keşfedebilirsiniz.

Genel İtibarıyla E-Fatura ve E-Arşiv Tanımları

Dijital dönüşüm kapsamında devreye sokulan e-Fatura ve e-Arşiv uygulamaları, tanım olarak da çoğu zaman karıştırılmaktadır. Bu tanımları şu şekilde verebiliriz:

E-Fatura: Şirketlerin, klasik olarak matbu formda ödeme sonrasında müşteriye ibraz ettikleri faturaların birebir dijital formatı olarak kurgulanan e-Fatura sistemi; GİB’in portalı veya entegratör/özel entegratör aracılığıyla elektronik ortamda fatura oluşturmayı mümkün kılan bir sistemdir. Bu sistem, faturaların takibini, geriye dönük olarak kontrol ve denetimini, kağıt maliyetini, fatura iletimde ortaya çıkan kargo maliyetini ortadan kaldırmaktadır.

E-Arşiv: E-Arşiv, elektronik fatura yani e-Fatura uygulamasının dışında kalan kurum ve müşteri arasındaki faturalandırma işleminin gerçekleştirilmesinin ve saklanmasının mümkün kılındığı platform olarak düşünülebilir. Bu fatura türü, e-Fatura ile benzer teknik özellikler taşımakla beraber; faturanın ibraz edileceği kişinin bir e-Fatura sistemi yoktur.

E-Fatura ve E-Arşiv Arasındaki Farklar Nelerdir?

Birçok yönden birbirlerine benzeyen ancak kullanımları neticesinde çeşitli açılardan da birbirinden ayrılan e-Fatura e-Arşiv farkı şu yönleriyle ayırt edilebilir:

Temel olarak, e-Fatura sisteminde yalnızca sistemde kaydı bulunan taraflara e-Fatura iletilebilir ve bu alan üzerinden fatura alınabilir. e-Arşiv’de ise e-Fatura sisteminin kapsamı dışında olan firma ve tüketicilere de kesilen faturalar dijital alanda düzenlenebilir ve bir nüshası tarafa elektronik olarak iletilebilir.

e-Fatura sisteminde, oluşturulan fatura elektronik olarak alıcı tarafa iletilebilir ve herhangi bir şekilde kağıt çıktısı alınmaz. Öte yandan e-Arşiv sisteminde böyle bir durum söz konusu değildir. e-Arşiv sisteminde, faturanın hem elektronik olarak hem de kağıt formatta iletimi mümkündür. e-Fatura ve e-Arşiv farkı noktasında bu ayrım oldukça önemlidir.

Format açısından ele alındığında da her iki dijital sistem arasında farklılıklar bulunmaktadır. Burada e-Fatura sisteminde UBL-TR formatının kullanımı zorunludur lakin e-Arşiv’de böyle bir kısıtlama bulunmamaktadır. Yani sistem sahibi şirket, e-Arşiv’de istenilen formatı kullanmak noktasında serbesttir.

Kullanma koşulu açısından bir diğer fark ise mali mühür ve zaman damgası özelinde karşımıza çıkmaktadır. e-Fatura ile e-Arşiv arasındaki fark olarak, e-Arşiv’de belgelerin mali mühür ve zaman damgasıyla onaylanması gerekmektedir. Belgeleri bu şartlar gerçekleştirilerek saklamak zorunludur. Bu uygulamanın zorunluluğu ise e-Fatura’da bulunmamaktadır. e-Fatura uygulamasında zaman damgası kullanılmaz. 

İki sistem arasında bir fark da iletim ve raporlama noktasında olmaktadır. Genel özellikleri itibarıyla iki uygulamayı birbirinden ayıran bu yapılandırmaya göre e-Fatura sisteminde iletimi sağlanan her faturanın öncelikli olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’na iletilmesi gerekmektedir. E-Arşiv sistemindeyse yalnızca ay sonunda bir rapor iletimi sağlanarak kuruma bilgi verilmektedir.

E-Fatura E-Arşiv portal noktasında da birbirlerinden ayrılmaktadır. Bu ayrıma göre: e-Fatura sisteminde Gelir İdaresi Başkanlığı Portalı, Entegrasyon veya Özel Entegrasyon olmak üzere üç farklı opsiyon üzerinden portal erişimi sağlanmaktadır. e-Arşiv’de ise kullanıcıların bir özel entegratör ya da kendi devreye soktuğu bir bilgi işlem sistemi için onay alarak portal erişimi mümkün olmaktadır.

İşletme sahibi olarak e-fatura ve e-arşiv fatura mükellefi  olup olmadığınızı öğrenmek için Bir İşletmenin E-Fatura Mükellefi Olup Olmadığı Nasıl Öğrenilir? adlı blog yazımıza göz atabilirsiniz.

demo-attachment-1083-Mask-Group-4442@2x

KOBİ’ler için Finansman Kaynakları Nelerdir? 

KOBİ finansman kaynakları, işletmelerin büyümesi ve rekabet avantajı sağlaması adına büyük önem taşır. Doğru kaynağı bulmak için geleneksel yöntemlerle, yenilikçi çözümleri detaylı şekilde incelemelisiniz.
Finansman her işletme için hayati önem taşısa da özellikle KOBİ’ler için büyümenin ve sürdürülebilirliğin anahtarıdır. Ancak doğru kaynaklara ulaşmak, genellikle karmaşık bir süreçtir. KOBİ finansman kaynakların, işletmelerin nakit akşını düzenlenmesini, yeni yatırımlar yapması ve rekabet avantajı kazanmasını sağlar. Dolayısıyla işletme olarak siz de hem geleneksel finansman yöntemlerini hem de yenilikçi çözümleri değerlendirerek kendinize en uygun yolu bulabilirsiniz. Peki bu kaynaklar nedir? Her KOBİ finansman kaynaklarına ulaşılabilir mi? Gelin, gelişmekte olan işletmenize nasıl kaynak bulabileceğinizi birlikte keşfedelim.

Banka Kredileri

Banka kredileri, KOBİ'lerin en yaygın finansman kaynaklarından biridir. Çünkü işletme olarak kısa, orta veya uzun vadeli kredi seçenekleriyle faaliyetlerini finanse edebilirsiniz. İhtiyaç kredileri, ticari krediler, yatırım kredileri, rotatif krediler gibi birçok kredi türü, farklı ihtiyaçlara yanıt verir. Bankalar genellikle işletmenizin gelir durumunu, kredi geçmişini, teminatlarını değerlendirerek uygun bir kredi limiti sunar. Faiz oranları, geri ödeme koşulları ise bankadan bankaya değişiklik gösterebilir. Ayrıca devlet destekli düşük faizli kredi paketleri, KOBİ'ler için büyük avantaj sağlar. Doğru bir planlama ve analiz ile bu krediler, işletmenizin büyümesine önemli katkılar sunabilir.

Devlet Teşvikleri ve Destek Programları

Devlet teşvikleri, KOBİ'lerin finansal yüklerini hafifletmek, büyümelerini desteklemek amacıyla sunulan programlardır. Türkiye'de KOBİL'lere yönelik en popüler teşviklerden biri KOSGEB destekleridir. KOSGEB, hem yeni girişimcilere hem de mevcut işletmelere özel hibe ile faizsiz kredi imkanları sunar. Bunun yanı sıra, TÜBİTAK Ar-Ge teşvikleri, yenilikçi projelerin finansmanında büyük desteklerden biridir. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından sunulan teşvikler ise daha çok işletmenizin ekipman alımını, teknoloji geliştirme, ihracat süreçlerini kolaylaştırır. Bu programlara başvuru sürecinde projelerinizi detaylı bir şekilde sunmanız, gerekli evrakları eksiksiz hazırlamanız gerekir. Ayrıca, teşviklerin çoğu belirli sektörlere özel olduğundan kendi faaliyet alanınıza uygun teşvikleri araştırmanız önemlidir.

Faktoring Hizmetleri

Faktoring, KOBİ'lerin alacaklarını tahsil etmek için kullandıkları hızlı ve etkili finansman yöntemidir. Özellikle nakit akışınd asorun yaşıyorsanız tam size göre olabilir. Faktoring şirketleri, işletmenizin alacaklarını satın alarak hızlı şekilde nakit sağlar. Bu yöntem, alacakların vadesini beklemeden finansmana erişim imkanı sunar. Faktoringi hem yurtiçi hem de yurtdışı satışlarda kullanılabilirsiniz. Örneğin; 90 gün vadeli bir faturanızı faktoring şirketine devrettiğinizde fatura tutarının %80-90'ını anında nakit olarak alabilirsiniz. Geri kalan kısmı ise alacak tahsil edildiğinde önenir. Faktoring hizmetleri, özellikle perakende - imalat sektörleridne sıkça tercih edilir. Ancak, bu yöntemin maliyetlerini dikkate almak önemlidir; faktoring ücreti genellikle alacağın belli yüzdesini kapsar. 

Ortaklık ve İş Birlikleri

Ortaklıklar ve iş birlikleri, KOBİ’ler için finansman sağlamak, büyümeyi hızlandırmak adına önemli bir alternatiftir. Yani stratejik ortaklıklar kurarak finansal kaynaklara erişebilir, aynı zamanda iş hacmini artırabilirsiniz. Bu tür iş birlikleri, özellikle belirli sektörde tecrübe kazanmamış veya kaynakları kısıtlı olan işletmeler için oldukça avantajlı olabilir. 

Ortaklıklar, genellikle birlikte ürün geliştirme, dağıtım ağları oluşturma veya pazar genişletme gibi stratejik hedeflere dayanır. KOBİ olarak doğru stratejik partnerlerle ortaklık kurduğunuzda hem finansal açıdan destek bulur hem de işletme süreçlerini geliştirme fırsatı elde edebilirsiniz. Çünkü iş birliği, pazarda daha güçlü bir yer edinmeyi sağlar, maliyetleri düşürür. 

Melek Yatırımcılar

Melek yatırımcılar, yüksek büyüme potansiyeline sahip işletmelere finansman sağlayan bireysel yatırımcılardır. Özellikle yenilikçi iş fikirlerine sahip startuplar için önemli sermaye kaynağıdır. Ancak melek yatırımcılar, yalnızca maddi destek sağlamakla kalmaz, aynı zamanda iş süreçlerinde rehberlik eder, geniş network’leriyle işletmenize katkı sunar. Bir melek yatırımcıdan destek almak istediğinizde güçlü bir iş plana ve geleceğe dönük vizyona sahip olmanız gerekir. Örneğin; Türkiye’de Bireysel Katılım Sermayesi Sistemi (BKS), melek yatırımcıların desteklenmesini, teşvik edilmesini sağlar. Yatırımcıların amacı ise işletmede ortaklık kurarak uzun vadeli kazanç elde etmektir. Ancak, melek yatırımcılarla anlaşırken işin kontrolünü, yetki dengelerini doğru belirlemeniz önemlidir. 

Girişim Sermayesi Şirketleri

Girişim sermayesi, yüksek büyüme potansiyeline sahip işletmeler için önemli bir finansman kaynağıdır. Söz konusu şirketler, işletmenize sermaye koyarak büyüme - gelişim sürecini destekler. Girişim sermayesi fonları, genellikle teknoloji, sağlık, enerji gibi sektörlere yatırım yapar. Yani bu tür fonlardan faydalanabilmek için detaylı iş planları ve potansiyel yatırım getirilerini açıkça sunmalısınız. Yatırım sürecinde girişim sermayesi şirketi ise işletmenizden belirli bir hisse aldığından uzun vadeli iş ortağı olur. Bunun karşılığında işletmenizin stratejik kararlarında söz sahibi olabilir. Türkiye’de özellikle Borsa İstanbul Özel Pazar gibi platformlar, girişim sermayesi fonları ve yatırımcıları bir araya getirir. Böylece yalnızca finansman değil, aynı zamanda stratejik rehberlik ve network avantajı da elde edebilirsiniz. 

Dış Ticaret Finansmanı

Dış ticaret finansmanı, özellikle ihracat ve ithalat yapan işletmeler için önemli finansman kaynağıdır. Yurt dışı ticaretlerinde, Eximbank kredileri, döviz kredileri ve ihracat teşvikleri gibi devlet destekli finansman araçlarından yararlanabilirsiniz. Bu kaynaklar, işletmenizin daha çok uluslararası ticaretlerini daha uygun maliyetlerle yapmanızı, daha fazla ihracat yaparak küresel pazarda rekabet avantajı elde etmenizi destekler. 

Leasing (Finansal Kiralama)

Leasing, işletmenizin yüksek maliyetli ekipman ve araçları, sermaye yatırımı yapmadan kiralama imkânı sunan finansman yöntemidir. KOBİ'ler için en avantajlı özelliklerinden biri, büyük sermayeler gerektiren ekipman yatırımlarını vadeli olarak yapabilmesidir. Leasing sayesinde yeni makine veya taşıma araçlarını hemen kullanmaya başlayabilirsiniz, ancak tüm bedeli peşin ödemek zorunda kalmazsınız. 

Leasing, özellikle makine ve teçhizat gibi sabit varlıkların alımında kullanılır. Bu yöntemle, işletmenizin finansal yükü hafifler, sermayeniz diğer işletme ihtiyaçları için kullanılabilir. Ayrıca, finansal kiralama, esnek ödeme planları sunduğundan nakit akışını daha etkin yönetmenize olanak tanır. 

 

Orka Muhasebe Programı

Finansman kaynakları, işletmenizin büyüme yolculuğunda önemli rol oynarken Orka Bilgisayar, finansal yönetim ve dijital dönüşüm süreçlerinde size özel çözümler sunarak işletmenizin daha verimli ve güçlü bir şekilde büyümesini destekler. Sahip olduğunuz kaynakları daha iyi yönetmek için Orka Bilgisayar çözümlerine göz atabilir, muhasebe süreçlerini pratikleştirebilirsiniz. 

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

Muhasebe Kodları Nedir? Çalışma Prensipleri ve Detaylı Rehber

İşletmelerin finansal süreç takibi ve yönetimi yapmasını sağlayan muhasebe kodları mali açıdan önemli sistemlerin temelidir. Şirket muhasebesini tutarken kullanılan muhasebe kodları hakkında detaylı bilgi almak istiyorsanız içeriği okumaya devam edebilirsiniz.

Muhasebe Kodları ve Önemi

Muhasebe, işletmelerin mali yönetimlerinin takibi, yönetimi ve kayıt altında tutulmasını sağlayan bir sistemdir. Muhasebenin yapılması ise sistematik olarak belirlenmiş kodlar üzerinden gerçekleşir. Kanuni olarak işletmelerin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmesi ve işletmenin karlılığını sürdürülebilmesi bu kod sistemlerine dayanır. İşletmelerin kendi içlerinde finansal süreçlerini yönetebilmelerinin yanı sıra resmi kurumlar tarafından denetlenmeleri sırasında da kodların işlevi büyüktür.
Finansal (genel) muhasebe, ön muhasebe, mali muhasebe, yönetim muhasebesi en yayın olarak kullanılan sistemlerdir. Bu sistemlerin her birinde veri girişi kodlar üzerinden yapılır ve her kodun bir anlamı vardır. Kodlar aranılan verilere kolay ulaşılması, sınıflandırma gibi farklı amaçlarda kolaylık sağlar.
Genel muhasebe olarak anılan finansal işletmelerin en çok kullandığı sistemdir. Bu sistemde kullanılan kodlar 3 haneli rakamlardan oluşur ve bunların hepsi belirli bir kavramı ifade eder. En sık kullanılan muhasebe kodları olan 320, 760, 779 sayılarında her bir basamak farklı temsilliyete sahiptir. Sıralanan üç rakamdan ilki hesabın sınıfını, ikincisi bulunduğu grubu, üçüncüsü büyük defter hesabını temsil edecek şekilde planlanır.
Kullanılan muhasebe kodlarının farklı temsiliyetlerinin olması karmaşık matematik ve finansal işlemlerin daha kolay yapılmasını sağlar. İş takibi belirli bir sistematik yapıldığı için aranılan bir veriye kod üzerinden kolay bir şekilde ulaşıldığı için zamandan tasarruf ettirir. Kasa, banka, tahakkuk, fatura gibi farklı işlemlerin tamamı için ayrı kodlar ve alt kodlar kullanılır.

Muhasebe Hesap Kodları ve Anlamları

İşletmelerin muhasebe tutmalarının ana amaçları sınıflandırma, kaydetme, raporlama, analizdir. Bu işlemlerin tamamını kısa sürede ve doğru yapabilmek için kod sistemleri kullanılır. Günlük olarak kasa ve banka gibi farklı mali işlemlerin gerçekleştiği şirketlerde veri girişlerini takip etmenin kolay yoludur. Aynı işleme bağlı meydana gelen olaylar sisteme koda sadık kalınarak sıralama ile girilir. Bu sayede binlerce satırlık muhasebe işlemleri arasında aranılan işlemin verisine ulaşmak için kodun takip edilmesi yeterli olur.

320 Muhasebe Kodu Nedir?

Satıcıların işletmeye olan ticari borçlarını izlemek için muhasebe kodları arasında 320 kullanılır. Satıcıları kapsayan 320 kodunun alt dalları olarak; 321 - 322 (borç senetleri), 326 (depozito ve teminatlar), 329 (ticari borçlar) kullanılır. Muhasebede 320 kodu kullanılarak şu işlemler yazılabilir:

  • İşletmenin mal ve hizmet alım-satımını izleme 
  • Satıcı sınıflandırması ve finansal güvenilirlik analizi 
  • Senetsiz olan borçların tasnifi 

760 Muhasebe Kodu Nedir?

Şirketlerin operasyonel süreçlerini mali olarak izlemek için kullanılan kod 760'tır. Üretim, satış, dağıtım, pazarlama operasyonlarında meydana gelen gelir-gider tablosu bu kod ve alt türevleri ile kaydedilir. 761 (pazarlama ve satış giderleri), 762 (fark hesabı) şeklinde alt dalları ile kayıtlar tutulur. 760 muhasebe kodu işe kaydedilen işlemlerden bazıları şunlardır:

  • Operasyonel süreçlerin mali durumu 
  • Üreticiden son tüketiciye ulaşana kadar ortaya çıkan maliyet 
  • Gelir, gider, borç, stok takipleri 

Muhasebe Hesap Kodları Çalışma Sistemi

Muhasebe kodları arasında 770 iş takibi için en çok kullanılanlardan biridir. Yönetim giderlerinin takip edildiği bu kodun alt işlemleri 771 (genel yönetim giderleri) ve 772 (yönetim giderlerinin farkları) gibi sıralanır. 770 muhasebe kodu kullanılarak şunlar takip edilir:

  • Personel gelir ve giderleri 
  • Yönetim ve organizasyon işlemleri 
  • Kamu, büro, hukuk, kredi ve tahsilat işlemleri 

Tek Düzen Hesap Planı Sistemi

Muhasebe işlemlerinin standart bir hale getirilmesi için kullanılan tek düzen hesap planı belirli kodlar, ölçek ve tablolar üzerinden her işletme tarafından aynı şekilde tutulur. Genel muhasebe denildiğinde akla ilk gelen ve kullanılan aslında tek düzen hesap planıdır. Bu hesap planında muhasebe kodları kullanılarak şunlar yapılır:
Bu sistemde aktif hesaplar dönen varlıklar (1XX) ve duran varlıklar (2XX) tablolarından oluşur. Pasif hesaplar ise kısa vadeli yabancı kaynaklar / uzun vadeli yabancı kaynaklar (3XX / 4XX), özkaynaklar (5XX) kodları ile kaydedilir. Aktif ve pasif hesapların tamamı bilanço hesabını verir. Bunlara ek olarak gelirler (6XX), giderler (7XX), serbest hesaplar (8XX) ve nazım hesaplar (9XX) kullanılır.

Orka Muhasebe Programı

İşletmenizin muhasebesini daha kolay bir şekilde tutmak için şimdi Orka Bilgisayar Kurumsal Muhasebe çözümleri ile tanışın. Orka Bilanço ve Finansal Tablolar uygulamasını keşfederek muhasebeyi karmaşık bir sistem olmaktan teknolojinin gücü ile çıkarın. 

demo-attachment-1083-Mask-Group-4442@2x

İskonto Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Ticarette ve finansal işlemlerde sıkça kullanılan iskonto, gelecekteki bir değerin bugünkü değerine indirgenmesini sağlayan önemli bir hesaplama yöntemidir. Dolayısıyla ticaret ve finans dünyasında sıkça duyduğunuz “iskonto” terimi, aslında hayatınızın birçok alanında gizli bir şekilde yer alır. İskonto kavramı, bir mağazadaki indirimli ürün etiketinden firmanın finansal tahvil hesaplamalarına kadar her yerde karşınıza çıkar. Peki, iskonto nedir? Oranlar neye göre belirlenir? Sadece işletmeler için değil bireyler için de son derece önemli olan bu finansal araç, gelecekteki değerin bugünkü karşılığını anlamamızı sağlar.

Sigorta Primi Nedir?

Sigorta primi, çalışanların devletin sunduğu sağlık hizmetleri, işsizlik maaşı gibi sosyal güvencelerden faydalanabilmeleri ve emeklilik hakkı elde edebilmeleri için işveren tarafından devlete ödenen teminat tutarıdır. Bu ödeme, çalışanın maaşından kesilen belli bir tutarın Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılması yoluyla gerçekleşir. SGK’ye ödenen prim oranı, sosyal güvenlik hizmetinden faydalanan kişinin çalışan veya işveren olmasına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Sigorta primi hesaplama, çalışanın prime esas brüt kazanç tutarı üzerinden yapılır. Sigortanın devamlılığı için ödemenin aksamadan gerçekleştirilmesi gerekir. Ödemelerin kesildiği aşamada sigortalılık hakları da yitirilir.

Ticari İskonto

Ticari iskonto, erken ödeme yapılması durumunda ürün veya hizmetin fatura tutarından belirli indirim yapılması anlamına gelir. Amacı ise işletmelerin nakit akışını hızlandırmak ve müşterilerini ödemeye teşvik etmektir. Örneğin; "Faturayı 10 gün içinde ödeyin, %5 indirim kazanın!" gibi bir teklif, ticari iskontoya örnek verilebilir.  iskonto, banka bono ve tahvil gibi finansal araçlarda uygulanır.

Finansal İskonto

Finansal iskonto, çek, senet, tahvil gibi gelecekte tahsil edilecek borcun, bugünkü değerinin hesaplanmasıdır. İşlemler genellikle bankalar ya da finans kurumları aracılığıyla yapılır. Örneğin 1 yıl sonra ödenecek 100.000 TL'lik bir tahvilin, %10 faiz oranıyla bugünkü değeri hesaplanır ve daha düşük tutar üzerinden işlem yapılır. 

İskonto Nasıl Hesaplanır?

İskonto hesaplama işlemi, kullanılan yönteme ve iskonto oranına bağlı olarak değişir. Ancak bu hesaplamanın temelinde, gelecekteki bir tutarın bugünkü değerini bulmak yatar. Genel olarak doğrudan iskonto ve bugünkü değer adı altında iki ana formül kullanılır. 
Doğrudan İskonto Formülü 
İskonto, doğrudan gelecekteki tutar ile faiz oranı çarpımına dayanarak hesaplanabilir: 
İskonto = Vade Tutarı x (Faiz Oranı x Vade Süresi)
Bugünkü Değer Hesaplama Formülü
İskonto hesaplamalarında en sık kullanılan yöntem, bugünkü değeri bulmaktır. Formül şu şekildedir:
Bugünkü değer = Vade Tutarı ÷ (1+(Faiz Oranı x Vade Süresi)

Örnek Hesaplama

Bir işletme, 1 yıl sonra tahsil edeceği 50.000 TL'lik bir senet için %12 faiz oranı belirlemiş olsun. Bugünkü değer şu şekilde hesaplanır:
Bugünkü değer = 50.000 ÷ (1+(0.12x1)) = 50.000 ÷ 1.12 = 44.642,86TL 
Bu durumda, 50.000 TL'lik senedin bugünkü değeri yaklaşık olarak 44.642,86 TL'dir. Aradaki fark ise iskonto tutarıdır. 

İskonto Oranı Nasıl Belirlenir

Finansal kurumlar ya da işletmeler tarafından iskonto oranı belirlenirken birçok faktör dikkatine alınır. Çünkü oran, o günün faiz oranlarından ve piyasa koşullarından doğrudan etkilenir. İskonto oranı belirlemede en etkili unsurlar ise şunlardır:

  • Merkez Bankası Politikaları: Merkez Bankası'nın belirlediği faiz oranları, piyasa genelindeki iskonto oranlarını doğrudan etkiler. Faiz oranlarının yüksek olduğu dönemlerde, iskonto oranları da yükselir. 
  • Ekonomik Şartlar: Enflasyon, döviz kuru gibi ekonomik göstergeler iskonto oranlarının belirlenmesinde önemli rol oynar. Örneğin; yüksek enflasyon oranları iskonto oranlarını artırabilir. 
  • Risk Faktörleri: Finansal işlemin taşıdığı risk, iskonto oranını yükselten önemli bir etkendir. Tahvil ya da senedin vadesi uzadıkça risk artar ve buna bağlı olarak iskonto oranı da yükselir. 
  • Sektör Dinamikleri: İskonto oranları, sektörel koşullara göre değişiklik gösterebilir. Örneğin; bankalar arası işlemlerde iskonto oranları genelde daha düşükken küçük işletmelerin sunduğu erken ödeme iskontoları daha yüksek olabilir. 

İskonto ve İşletmeler için Önemi

İskonto, özellikle işletmeler için nakit akışını düzenlemek, satışları artırmak ve finansal riskleri minimize etmek açıcından oldukça önemlidir. Örneğin; ticari iskontolar, müşterilerin erken ödeme yapmasını teşvik ederek işletmelere Likidite sağlar. Aynı zamanda, finansal ikontolar aracılığıyla işletmeler, vadeli alacaklarını nakde çevirerek kısa vadeli maliyetlerini karşılayabilir. Yani iskonto uygulamalarının doğru şekilde planlanması, işletmenizin uzun vadede rekabet gücünü artırmasına da katkı sağlar. İskonto oranlarının doğru belirlenmesi ve müşteri odaklı stratejiler geliştirilmesi sayesinde şirketinizin finansal yönetimini optimize edebilirsiniz.

Vergisel Açıdan İskonto

Türkiye'deki iskonto uygulamaları, yalnızca finansal ve ticari faydalar sağlamakla kalmaz, aynı zamanda işletmenizin vergi hesaplamalarında da hayati rol oynar. Vergi mevzuatı kapsamında, işletmeniz tarafından uygulanan iskontoların doğru muhasebeleştirilmesi ve belgelenmesi gerekir. Mali yükümlülüklerin doğru hesaplanması da işletmenizin vergi avantajlarından faydalanması olanak tanır. Doğru planlanan iskonto stratejisi, işletmenizin şu vergi avantajlarından faydalanmasını sağlayabilir:

  • Erken ödeme iskontoları, müşterilerle uzun vadeli güven ilişkileri kurarken işletmenin nakit akışını optimize etmesine olanak tanır. 
  • Finansal iskontolar sayesinde, tahvil veya senet işlemlerinde ortaya çıkan kazançların vergilendirilmesi daha doğru şekilde yapılabilir. 

Kısaca, iskonto uygulamaları yalnızca ticari faydalar değil, aynı zamanda mali yükümlülüklerin yönetimi ve veri planlaması açısından da işletmelere önemli katkılar sağlar. 

Orka Finans Bütçe

Siz de Orka Bilgisayar'ın geliştirdiği ticari yazılım çözümleri ile finansal süreçlerinizi daha etkili yönetebilir, mali yüklerinizi azaltıp iş verimliliğinizi artırabilirsiniz. 

demo-attachment-1086-inspired-woman-NEARSKQ@2x

Mali Mühür Nedir? Nasıl Alınır?

Mali mühür, işletmelerin dijital belgelerini güvence altına alan, yasal uyumluluğu sağlayan bir kimlik doğrulama aracıdır. Elektronik belgelerle çalışan her kurumun mutlaka mali mühür edinmesi gerekir. Vergi beyannameleri, resmi işlemler ve elektronik belgeler gibi birçok alanda güvenliği ve doğruluğu sağlamak adına kullanılan mali mühür, özellikle e-Fatura ve e-Defter uygulamaları gibi alanlarda kurumların kimlik doğrulama ve veri bütünlüğünü sağlar.

Mali Mühür Nedir?

5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu ve Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri çerçevesinde düzenlenen mali mühür, kurumların dijital ortamda elektronik belgeleri güvenle imzalamasını sağlayan bir araçtır. Türkiye'de özellikle e-Fatura ve e-Defter uygulamaları için zorunlu tutulan mali mührün, tüzel kişiler için elektronik imza niteliği taşıyan güvenlik cihazı olduğunu da söyleyebiliriz.

Mali mühür, dijital bir sertifika içerir ve bu sertifika sayesinde elektronik belgelerin doğruluğunu ve bütünlüğünü netleştirir. Yani sistem hem belgeyi gönderenin kimliğini doğrular hem de belgenin içeriğinin gönderim sırasında değiştirilmediğini kanıtlar.

Mali mührün bir diğer önemli özelliği de elektronik belgelerde tahrifat yapılmasını önlemesidir. Bu sayede bir belgenin oluşturulduğu andan itibaren hiçbir şekilde değiştirilemediğini kanıtlar. Mali mühür olmadan, dijital ortamda oluşturulan belgelerin yasal geçerliliği sağlanamaz.

Mali Mühür Nasıl Alınır?

Mali mühür almak isteyen kurumlar için süreç birkaç adımda tamamlanacak kadar basittir, fakat hata yapılmaması adına istenen tüm bilgi ve belgelere dikkat edilmelidir. Örneğin; ilk iş olarak başvuru yapmanız gerekir. Mali mühür başvuruları Türkiye'de TÜBİTAK BİLGEM Kamu Sertifikasyon Merkezi (KSM) üzerinden yapılır. Başvuru için kurumunuzun Vergi Kimlik Numarası ve şirket bilgilerinizin hazır olması önemlidir. Başvuru sırasında yetkili kişinin kimlik bilgileriyle imzası da talep edilir.

Başvurular genellikle online ortamda gerçekleştirilir. TÜBİTAK’ın resmi web sitesi üzerinden başvuru formunu doldurup gerekli belgeleri sisteme yüklemelisiniz. Belgelerde eksiklik veya yanlışlık olması durumunda başvurunuz reddedilebilir. Bu nedenle süreci dikkatle yürütmeniz önemlidir.

Başvuru onaylandıktan sonra mali mühür cihazı, belirttiğiniz adrese kargo ile gönderilir. Cihazı teslim aldığınızda, yanında gelen talimatlara uygun şekilde kurulumu yapabilirsiniz. Ancak kurulum sırasında işletim sistemi uyumluluğuna dikkat etmelisiniz. Çünkü mali mühür cihazı genellikle Windows işletim sistemi ile uyumludur ve özel bir yazılım gerektirir.

Mali Mühür Neden Gereklidir?

Mali mühür, e-Fatura ve e-Defter gibi dijital uygulamalarda zorunlu bir güvenlik aracıdır. Türkiye'de Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) tarafından denetlenen sistemler, işletmenizin mali kayıtlarının elektronik ortamda tutulmasını sağlar. Ancak bu kayıtların yasal olarak geçerli kabul edilmesi, güvenilir şekilde işlenmesi için mali mühür kullanımı şarttır. Örneğin; bir işletme e-Fatura kullanıyorsa her gönderdiği faturanın karşı tarafça kabul edilebilmesi için mali mühürle imzalanmış olması ön koşuldur. Benzer şekilde, e-Defter sisteminde oluşturulan yevmiye ve defter-i kebir gibi kayıtların doğruluğu da mali mühürle garanti altına alınır.

Mali mühür, temel olarak dijital belgelerin yasal çerçevede oluşturulmasını, saklanmasını sağlar. Elektronik belgelerde yer alan bilgilerin değiştirilmesini önleyen sistem, işletmelerin vergi denetimlerinde sorun yaşamamasına da yardımcı olur. Güvenlik açısından ise belgelerin orijinalliğini korur. Bu sayede, herhangi bir dijital belgenin sahtecilik girişimlerine karşı güvence altında olması sağlanır.

Mali Mühür Kullanımı ve Uygulama Alanları

Mali mühür hem yasal uyumluluk sağlamak hem de veri güvenliğini artırmak için geniş bir kullanım alanına sahiptir. Özellikle elektronik fatura (e-Fatura) ve elektronik defter (e-Defter) gibi dijitalleşen iş süreçlerinde hayati rolü vardır. Ancak bu teknolojinin etkisi yalnızca bu alanlarla sınırlı değildir. Günümüzde, birçok sektörde işletmeler mali mühür kullanarak dijital belgelerini imzalayarak güvenilirliğini artırır. Mali mührün kullanım alanları:

  • e-Fatura sisteminde, işletmelerin gönderdiği her belge, alıcıya ulaşmadan önce mali mühür ile imzalanır. Böylece faturanın hem alıcı hem de resmi kurumlar tarafından güvenilir kabul edilmesini sağlar.
  • e-Defter uygulamasında ise işletmelerin mali tabloları, günlük kayıtları, mali mühür aracılığıyla doğrulanır. Özellikle denetim süreçlerinde, mali mühürle imzalanmış defterler yasal geçerlilik taşır.
  • Mali mühür, yalnızca fatura / defter işlemlerinde değil, çeşitli elektronik belge imzalama süreçlerinde de kullanılır. Örneğin; kamu kurumlarına sunulan dijital raporlar, mali mühürle imzalanarak doğrulanabilir.
  • Mali mühür, genellikle anonim - limited şirketler gibi tüzel kişilikler için zorunludur. Özellikle yıllık cirosu belli bir tutarın üzerinde olan işletmelerin e-Fatura veya e-Defter sistemine geçiş yapması gerektiğinden mali mühür edinmeleri şarttır.

Mali Mühür ile Elektronik İmza Arasındaki Farklar

Elektronik imza ve mali mühür, benzer işlevlere sahip gibi görünse de kullanım amaçları bakımından farklılık gösterir. İşlem güvenliğini artıran bu iki sistem arasındaki farklar ise şunlardır:

  • Elektronik imza, bireysel kullanıcılar için tasarlanmış doğrulama aracı iken mali mühür, tüzel kişiler için geliştirilmiştir.
  • Bir diğer fark ise teknolojik altyapılarındadır. Elektronik imza, genellikle bireylerin kişisel belgelerini imzalamasını sağlarken mali mühür, işletmelerin resmi belgelerini imzalamak ve doğrulamak için kullanılır.
  • Elektronik imza, bireylerin kişisel başvuruları, sözleşmeleri, belgeleri için idealdir. Öte yandan, bir işletme adına gönderilen her türlü elektronik belge için mali mühür kullanımı şarttır. Örneğin; bir şirketin muhasebe departmanında e-Fatura oluşturulurken mali mühür devreye girer.

Orka e-Dönüşüm

Siz de işletmenizin e-Fatura, e-Defter ve diğer elektronik süreçlerini güvenli ve hızlı bir şekilde yönetmek için Orka Bilgisayar’ın uzman çözümlerinden faydalanabilirsiniz. Mali mühür entegrasyonu ve diğer e-dönüşüm hizmetleriyle iş süreçlerinizi dijitalleştirerek verimliliğinizi artırabilirsiniz.

demo-attachment-1086-inspired-woman-NEARSKQ@2x

Şirket Kurmadan Fatura Kesilir mi?

Serbest meslek ile uğraşıyorsanız şirket kurmadan fatura kesme detaylarını merak ediyor olabilirsiniz. Türkiye’de her kazancın vergilendirilmesi zorunlu olsa da bunun için şirket kurmak mecburi değildir.

Şirket Kurmadan Fatura Nasıl Kesilir?

Küçük ölçekli işletmeler, freelance çalışanlar, serbest meslek erbapları ve arızi kazanç sağlayanlar için şirket kurmadan fatura kesme mümkündür. Şirket kurma süreci özellikle düzenli ve sürekli kazancı olmayanlar, yeni başlayanlar için maddi açıdan zorlayıcı olabilir. Türkiye’de her kazancın vergisinin ödenmesi ve bildirilmesi zorunluluğu olduğundan bu sorun serbest meslek makbuzu (SMM) ve gider pusulası düzenlenmesi yöntemiyle çözülür.

Ticari olarak faaliyette bulunmak istiyorsanız bu durumu yasal bir zeminde yürütmeniz gerekir. Aksi halde yüklü cezalarla karşılaşabilirsiniz. Şirket kurmak sizin için şu an tercih edebileceğiniz bir durum değilse müşterilerinize sürekli ve arızi satışlar için 2 farklı şekilde fatura düzenleyebilirsiniz. Bu sayede yaptığınız ticari işleme şirket kurma yükümlülüğü altına girmeden resmiyet kazandırabilirsiniz.

Serbest Meslek Makbuzu Nedir ve Nasıl Düzenlenir?

Avukat, hekim, dişçi, mali müşavir, sanatçı, yazar gibi farklı mesleklere sahip olan kişilere serbest meslek erbabı denir. Bir şirket veya birey adına çalışmayan, bireysel olarak şirket açmadan ticari faaliyetlerini yürüten serbest meslek erbapları vergi dairesine kaydolarak SMM düzenleyebilir.

SMM, serbest meslek makbuzunun kısaltmasıdır ve fatura yerine geçen yasal niteliğe sahip bir belgedir. Şirket kurmadan ticari faaliyetlerini yürüten kişilerin kazançlarının vergilendirilmesi için düzenlenen belge KDV ve stopaj ile hesaplanır.

Serbest meslek makbuzu ile fatura kesme görevini yerine getirmek isteyen kişilerin öncelikle vergi dairesinden mükellefiyet kazanması gerekir. Vergi mükellefi olanlar adına serbest meslek makbuzunu elektronik olarak düzenleyerek fatura kesme sorumluluğunu tamamlayabilir. Geçmişte basılı halde bulunan ve 2 nüsha halinde düzenlenen SMM makbuzlarının elektronik olarak hazırlanması zorunludur.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın e-SMM uygulaması üzerinden elektronik olarak fatura düzenleme mümkündür. Müşteri talep ederse e-SMM makbuzları elektronik olarak gönderilebilir ya da fiziksel olarak basılabilir. Fiziksel olarak 1 nüshası gönderilen makbuzların ıslak imzalı olma zorunluluğu vardır. Notere tasdik ettirilen imzalı düzenlenen belgeler de geçerli sayılır. SMM makbuzları hizmeti veren ve alan tarafın ticari ile kişisel bilgileri, alınan ücret, tarih, seri ve sıra no gibi bilgileri içerir.

Elektronik SMM (e-SMM) Düzenleme Adımları

Vergi dairesinden mükellefiyet açıldıktan sonra entegrasyon yazılımları ile ya da GİB portal üzerinden elektronik belgelerinizi düzenleyebilirsiniz. Elektronik SMM fatura kesme işlemi şu adımlarla yapılır:

  • e-SMM düzenleme sekmesi açılır ve formda boş bırakılan bilgiler doldurulur.
  • Müşterinin ticari ve kişisel bilgileri, hizmet tutarı ve vergilendirme bilgileri tamamlanır.
  • Elektronik SMM makbuzu tamamlandığında kontrol edilerek onaylanır, kopyası müşteriye gönderilir.

Gider Pusulası Nedir ve Nasıl Düzenlenir?

Şirket kurmadan ticari faaliyet yürütmek istiyorsanız fatura kesme amacıyla tercih edebileceğiniz yöntemlerden bir diğeri gider pusulası düzenlemektir. Vergi mükellefiyeti olmayan satıcılardan mal veya hizmet satın alan müşteriler buna dair bir belge talep edebilir. Bu durumda vergi mükellefi değilseniz SMM düzenleyemezsiniz. Bunun yerine gider pusulası hazırlayarak müşterinin talebini karşılayabilirsiniz. Fatura kesme yükümlülüğü olmayan satıcıların tercih ettikleri yöntem budur.

Gider pusulası vergi mükellefi olan müşteri ve vergi mükellefi olmayan satıcı arasında düzenlenir. Malın iade edilmesi, arızi kazançlar (sürekliliği olmayan), basit usulde vergi mükelleflerinin sabit kıymet satın alma işlemlerinde düzenlenir. Fatura kesme yerine gider pusulası düzenlemek istiyorsanız vergi mükellefi olmanıza gerek olmasa da vergi dairesinden izin alma zorunluluğunuz vardır. Vergi dairesinin başvuran kişinin niteliğine düzenlediği izin belgesi ile noter veya maliye bakanlığından gider pusulası işlemleri yapılabilir.

Tüm fatura kesme işlemleri gibi gider pusulası da elektronik ortamda hazırlanabilir. Kendisine yazılı olarak bildirim yapılan kişilerin e-gider pusulası kullanması zorunludur. Yazılı bildirim yapılmayan kişiler izin kağıtları ile maliye veya noterden onaylattığı gider pusulasını anlaşmalı yerlerde bastırarak kullanabilir. Basılı ve elektronik gider pusulaları üzerinde alıcının ve satıcının kişisel ve ticari bilgileri, belge düzenleme zamanı, işin ücreti ve mahiyeti, vergi ve kesintiler yer alır.

Gider Pusulası Düzenleme Adımları

Entegrasyon hizmeti alarak ya da GİB resmi portaldan fatura kesme amacıyla e-gider pusulası şu şekilde düzenlenir:

  • Alıcı ve satıcının kişisel bilgileri, ticari unvanları ve bilgilerinden formda eksik olanlar doldurulur.
  • Ürün veya malın adeti, niteliği, ücreti, kesintiler gibi farklı bilgiler uygun yere yazılır.
  • Form onaylanarak e-gider pusulasının çıktısı alınır, müşteriden ıslak imza alınarak teslim edilir.

Şirket Kurmadan Düzenlenen Faturaların Vergilendirilmesi

Fatura kesme amacıyla SMM ve gider pusulası düzenlemeyi tercih ediyorsanız vergilendirme sürecini merak edebilirsiniz. SMM makbuzunda KDV ve stopaj (gelir vergisi) kesintileri belgeye eklenir. İşlem yapılırken geçerli olan stopaj ve KDV oranlarına göre düzenleme yapılır. Gider pusulasında KDV tutarı yoktur sadece müşteri tarafından devlete stopaj ödenir. Gider pusulası stopaj oranları işlemin mahiyetine göre değişir.

Şirket kurmadan ticari faaliyette bulunmak istiyorsanız ve kazançlarınız düzenliyse sizin için en iyi yöntem e-SMM kullanmaktır. Vergi dairesinde işlemlerinizi tamamlayarak vergi mükellefi olabilir ve elektronik ortamda fatura kesme yerine SMM düzenlemeye başlayabilirsiniz. ORKA Bilgisayar kurumsal muhasebe çözümlerine olan her ihtiyacınızda yanınızdadır. Şirket kurmadan önce kolaylıkla e-SMM düzenlemek, şirket açılışından sonra e-Fatura gibi zorunlulukları yerine getirmek istiyorsanız yazılım çözümlerini tercih edebilirsiniz.

Orka e-Belge Yönetimi

Tüm elektronik belge işlemlerinizi kolay ve sorunsuz bir şekilde tamamlamak istiyorsanız şimdi Orka Bilgisayar yazılım çözümleri ile tanışmanızın tam vakti!

demo-attachment-546-asian-businesswoman-laptop-planning-strategy-PQFT2HE@2x

Şirket Vergi Borcu Nasıl Sorgulanır?

Vergi borcu sorgulama işletmelerin mali durumlarını düzenli bir şekilde takip etmelerini mümkün kılar. Böylece işletmeler yasal yükümlülüklerini zamanında yerine getirebilir.

İşletmelerin düzenli olarak vergi borcu sorgulama işlemini gerçekleştirmesi, cezai yaptırımlardan kaçınmalarına imkân tanır. Ayrıca borç sorgulamaları, mali planlamaların da daha sağlıklı bir biçimde yapılmasını mümkün kılar. Vergi mevzuatındaki güncellemeler ve değişen koşullar, şirketlerin borçlarını düzenli olarak takip etmelerini zorunlu hale getirir. Bundan dolayı süreci yakından takip ederek ortaya çıkabilecek problemleri önleyebilir, sorunların rahat bir şekilde üstesinden gelebilirsiniz. Bununla beraber vergi borcu sadece işletmelere özel değildir. Serbest meslek erbabı olan ya da Türkiye’de gelir elde eden her bireyin kazancı üzerinden belirli bir oranda vergi ödemesi gerekir. Bundan dolayı vergi borcu sorgulama işlemi herkesin dikkat etmesi gereken önemli bir konudur.

Vergi Borcu Nedir?

Vergi borcu, işletmelerin ya da bireylerin elde ettiği gelir üzerinden devlete karşı ödemekle yükümlü oldukları tutardır. Kamu hizmetlerinin karşılanmasında önemli bir yere sahip olan vergiler, düzenli olarak ödenmesi gereken borçlardır. Vergi borcu sorgulama işlemi ise şirketlerin mali durumlarını düzenli olarak takip edebilmelerini sağlar. Böylece işletmeler yasal yükümlülüklerini zamanında yerine getirebilir. Şirket vergi borcu sorgulama işlemi, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sunduğu online hizmetler sayesinde kolay bir şekilde gerçekleştirilebilir. Basit birkaç adımı takip ederek borcunuzu öğrenebilir, işletmenizin finansal durumunu daha iyi bir şekilde yönetebilirsiniz.

Şirket Vergi Borcu Sorgulaması Nasıl Yapılır?

Şirket vergi borcu sorgulama işlemi oldukça kolay bir şekilde yapılabilir. Aşağıdaki adımları inceleyerek sorgulama işlemini nasıl yapabileceğiniz hakkında fikir edinebilirsiniz.

  • Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB) İnternet Vergi Dairesi: GİB’in resmi internet sitesi üzerinden şirketinizin vergi borcunu sorgulayabilirsiniz. Şirketinize ait vergi kimlik numarası ya da işletmenizin türüne göre T.C. kimlik numarası ile sorgulama yapabilirsiniz.
  • e-Devlet Kapısı: T.C. kimlik numaranız ve şifrenizi kullanarak e-Devlet üzerinden de sisteme giriş yapabilirsiniz. “Vergi Borcu Sorgulama ve Ödeme” yazdıktan sonra GİB’in sayfasına bağlanarak borcunuzu sorgulayabilirsiniz.
  • Mobil Uygulamalar: Hem GİB’in hem de e-Devlet’in mobil uygulaması sayesinde internet sayfasına girmeden vergi borcu sorgulaması yapabilirsiniz. Akıllı telefonunuz üzerinden gerekli bilgileri girdikten sonra durumunuzu öğrenebilirsiniz.
  • Bankalar: Bazı bankalar vergi durumunuzu öğrenmenize yardımcı olan hizmetler sunar. Bankanızın bu hizmeti sunup sunmadığını inceleyerek borcunuzu araştırabilirsiniz.

İnternet Vergi Dairesine Nasıl Başvurulur?

Tüzel kişilerin İnternet Vergi Dairesi hizmetlerinden faydalanabilmesi için yapması gereken bazı işlemler vardır. Süreç adımları şu şekildedir:

  • İlk önce başvuru formunun doldurulması gerekir. "İnternet Hizmetleri Kullanım Başvuru Formu (Tüzel Kişiler)" isimli form, eksiksiz bir şekilde doldurulmalıdır. Bu formda şirketin genel bilgileri, yetkili olan kişilerin kimlik ve iletişim bilgileri yer alır.
  • Formu doldurduktan sonra altındaki beyan metni imzalanmalıdır. Beyan metni, formun doğru ve eksiksiz bir şekilde doldurduğunuzu taahhüt eder. Ayrıca İnternet Vergi Dairesi hizmetlerinin kullanma şartlarını da kabul ettiğinizi beyan eder.
  • İlk iki adımı tamamladıktan sonra vergi dairesine başvuru yapmalısınız. Form ve imzalanan beyan metni, şirketin bağlı olduğu vergi dairesine teslim edilmelidir. Teslimat işlemini yetkilendirilen herhangi bir şirket çalışanı yapabilir. Teslimat esnasında genellikle “Zarf Teslim Yazısı” ismi verilen bir belge de vergi dairesine teslim edilir. Zarf Teslim Yazısı, başvuru yapan kişinin yetkili olduğunu belgelendirir.
  • Belgenin teslim edilmesinin ardından vergi dairesi başvuru değerlendirir ve uygun gördüğü takdirde şirkete özel bir kullanıcı adıyla şifre verir. Bu bilgilerle İnternet Vergi Dairesine giriş yapabilir, hizmetlerden yararlanmaya başlayabilirsiniz.

İnternet Vergi Dairesi, şirket vergi borcu sorgulama ve ödeme işlemlerinin yapıldığı önemli bir platform olduğu için başvuru yapmayı düşünebilirsiniz.

Şirket Vergi Borcu Ödemesi Nasıl Yapılır?

Şirket vergi borcu sorgulama işleminin nasıl yapıldığını öğrendikten sonra ödemesinin nasıl yapılacağını öğrenmelisiniz. Ödemeyi şu yollarla gerçekleştirebilirsiniz:

  • İnteraktif Vergi Dairesi: Gelir İdaresi Başkanlığının resmi internet sitesinden İnteraktif Vergi Dairesine ulaşabilirsiniz. Aynı yerden sorgulama yapabileceğiniz gibi ödeme işlemlerini de gerçekleştirebilirsiniz.
  • e-Devlet: Sorgulama işleminin ardından ödeme zamanı geldiyse e-Devlet üzerinden borcunuzu ödeyebilirsiniz.
  • PTT Şubeleri: PTT şubelerinden, tahakkuk fişi ile vergi borçlarınızı ödeyebilirsiniz. Özellikle nakit ödeme yapmak istiyorsanız bu işlemi PTT şubelerinden gerçekleştirebilirsiniz.
  • Bankalar: Her ne kadar her banka sorgulama işlemi sunmasa da birçok banka ödeme noktasında müşterilerine imkânlar sunar. İnternet ya da mobil bankacılık aracılığıyla vergi borçlarınızı ödeyebilirsiniz. Ayrıca dilerseniz şubeye giderek de ödeme yapabilirsiniz.
  • Vergi Daireleri: PTT şubeleriyle benzer şekilde bağlı olduğunuz vergi dairesine giderek de ödeme yapabilirsiniz. Genellikle bu yöntem, büyük miktarda ödemeler yapmak isteyenler ya da özel durumlarda tercih edilebilir.

Vergi Borcu Ödenmezse Ne Olur?

Türkiye’de kazanç elde eden her işletme, vergisini ödemekle mükelleftir. Eğer vergi borcunuzu ödemezseniz bazı yaptırımlarla karşılaşabilirsiniz. Vergi borcu ödenmezse aşağıdaki durumlarla karşılaşılabilir.

  • Şirket vergi borcu sorgulama işlemini yaptıktan sonra ödemesini gerçekleştirmezseniz ek mali yüklerle karşılaşabilirsiniz. Gecikme faizi ve ceza gibi ek maliyetler, borcunuzun artmasına neden olabilir.
  • Vergi borçlarını ödemeyen işletmelere haciz gelebilir. Banka hesaplarına ya da taşınır-taşınmaz mallara haciz işlemi uygulanabilir. Bu durum, işletmenin finansal hareket kabiliyetini kısıtlar.
  • Vergi borcunuzu ödemeyen işletmelere yasal takip süreci başlatılabilir. Bu süreçte icra takibi gibi işlemler uygulanabilir.
  • Borçlu olduğu halde ödemesini gerçekleştirmeyen işletmeler, müşterilerinin gözünde güven kaybedebilir. Bu durum, aynı zamanda işletmelerin diğer şirketlere karşı da güvenini zedeler.
  • Vergi borçlarının ödenmemesi hem işletmelerin hem de bireylerin işlemlerini olumsuz şekilde etkiler. Bu nedenle düzenli olarak şirket vergi borcu sorgulama işleminin yapılması ve sonrasında ödemesinin gerçekleştirilmesi gerekir.

Orka Muhasebe Programı

Orka Bilgisayar’ın muhasebe programı ile vergi beyannameleri hazırlayabilir ve ödeme işlemlerinizi rahatça gerçekleştirebilirsiniz.