demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

İade Faturası Nedir? Nasıl Kesilir?

Günlük hayatta ve iş yaşantısında, her gün sayısız mal veya hizmet alımı gerçekleştirilir. Alışverişlerde kimi zaman malın hatalı ya da hizmetin kusurlu verilmesi söz konusu olabilir. Türkiye’deki yasal mevzuatlarda, alıcılara mal veya hizmetlerin iade hakkı tanınan koşulları tanımlanır. Peki bir malın ya da hizmetin iade edildiği durumlarda süreç muhasebe kayıtlarına nasıl yansıtılmalıdır? Bu içeriğimizde mal ve hizmet iadelerinde karşınıza çıkabilecek olan iade faturası nedir, iade faturası nasıl kesilir ve iade faturası nasıl işlenir gibi soruların yanıtlarını bulabilirsiniz.

İade Faturası Nedir?

İade faturası, iki tarafın da vergi mükellefi olduğu durumlarda satılan bir malın ya da hizmetin, satıcıya iade edilirken alıcı tarafından kesilmesi gereken fatura türüdür. Buradaki temel kriterimiz alışverişin ardından mal veya hizmetin karşılığının ödenebilir olmasıdır. Muhasebe süreçlerinde, bir malı ya da hizmeti sattığınızda fatura kesilir, faturaya istinaden alıcı da hesabınıza ödeme yapar ve süreç kapatılmış olur. İade söz konusu olduğunda kasaya giren paranın çıkışı yapılır ve alıcıya parası geri gönderilir. Satıcının kasasından çıkan paranın karşılığı olarak alıcıdan bir fatura gelmesi gerekir, işte o fatura iade faturasıdır.

İade Faturası Nasıl Kesilir?

İade faturası kesilebilmesi için alıcının vergi mükellefi olması, e-fatura kullanıcısı ya da fatura koçanına sahip olması gerekir. İade faturasına konu edilecek olan malların iadesi kısmen ya da tamamen olabilir. Örneğin satın aldığınız 10 birim malın 3 birimi hatalı çıkmışsa iade faturası sadece 3 birim mala göre düzenlenir. İade faturalarındaki tutar, malın satışındaki fiyatla aynı olmak durumundadır. Kısmi olarak yapılan iadeler için fatura kesilirken kesilen kısmın fiyatına göre iade faturası kesilmelidir. İade faturaları, e-fatura ya da e-arşiv fatura şeklinde de olabilir.

İade Faturası Nasıl İşlenir?

İade süreçlerinde alıcılar vergi mükellefi olmayabilir. Kanunların belirlediği sürelerde ve koşullarda alıcılar malı iade ettiklerinde vergi mükellefi olmadıkları için fatura kesemezler. Bu gibi durumlarda satıcılar, yasal süreler içerisinde iade sonrasında kasasından çıkan para için gider pusulası kesebilirler.

Ancak her iki tarafın da vergi mükellefi olduğu durumlarda iade faturası kesilmesi ve bu faturasının muhasebe kayıtlarına işlenmesi söz konusudur. Ürünü alan şirketin kendisine gelen faturayı reddetme süresi (7 gün) içerisinde ise fatura reddedilerek iade faturası kesilir ve mal iadesi gerçekleştirilir. İade faturası muhasebe kayıtlarına işlenirken malın eksiksiz ve sorunsuz bir şekilde iade edilmiş olması, geçici vergi dönemlerinin geçip geçmediği gibi hususlar dikkat edilmesi gereken detaylardır. Önceki yıl satılan bir ürünün cari yıl içerisinde iadesi söz konusu da olabilir. Bu gibi durumlarda ise ayrı ayrı muhasebe kayıtları tutulması gerekir.

İade Faturasını Kim Düzenler?

İade faturaları, hem alıcılar hem de satıcılar tarafından düzenlenebilir. Yaygın olarak bir malın ya da hizmetin satışından sonra alıcılar kusurlu mal ya da hizmet veya farklı nedenlerle iade işlemi yapar. Bu durumlarda düzenlenen iade faturaları satıştan iade faturalarıdır. Bazen de satıcılar satılan mal veya hizmetin iadesini talep edebilir. Bu durumlarda kesilen iade faturası ise satıştan iade faturasıdır. Her iki durumda da iade faturası kesilebilmesi için tarafların vergi mükellefi olması gerekir.

İade Faturası Süresi

İlgili yasal mevzuatlar gereği, kesilen satış faturaları alıcı tarafından onaylanmazsa 7 gün içerisinde sistem tarafından otomatik olarak onaylanır. Bu 7 günlük süre iade faturası süresi olarak da geçerlidir. Yani bir alışveriş sonrasında yapılacak olan iade işlemlerinde iade faturası süresi 7 gündür. Bu süre için satış faturasının kesildiği tarih baz alınır.

Fatura oluşturma, fatura alma, iade faturası oluşturma gibi dikkat, emek ve zaman isteyen tüm ön muhasebe süreçlerinizi dijital dünyaya taşıyabilirsiniz. Orka Bilgisayar tarafından sunulan e-fatura, e-arşiv, e-defter, e-irsaliye, e-Smm başta olmak üzere diğer kurumsal muhasebe çözümlerini inceleyebilir ve hemen teklif alabilirsiniz.

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

Stok Yönetimi Nedir? Nasıl Yapılır?

Stok yönetimi, küçük ya da büyük tüm işletmeler için gündemi oluşturan konuların başında gelir. Çünkü şirket satın alma ve satış işlemlerinin bel kemiği olan stok bilgisi üretim gibi temel prosesler için de önemli bir kaynak oluşturur. Stok yönetimini sağlamanın farklı yolları olduğu gibi yeni nesil teknolojilerle desteklenen muhasebe programı gibi yöntemler şirketlerin öncelikli tercihi olmayı başarır, şirket iyileştirme süreçlerinin de önemli bir bileşeni olarak öne çıkar.

Stok Yönetimi Nedir?

Endüstriyel boyutta başlı başına bir iş hâline gelen stok yönetimi hem işverenlerin hem de çalışanların oldukça üzerinde durdukları bir konudur. Bu noktada akıllarda beliren “Stok yönetimi ne demek?” sorusunu etraflıca ele almak gerekir. Şirketlerin faaliyetlerini yerine getirmesi için kullandığı tüm girdi, yarı mamul ve ürünler stok olarak adlandırılır. Ofis bölümünde kullanılan sarf malzemeler bile “stok” şeklinde nitelendirilebilir. Stok yönetimi ise en kısa tanımıyla tüm bu stokların takip edilmesidir. Yani mevcut stok bilgisinin edinilmesi, azalan stokların farkına varılması ve tedarik işlemlerinin sağlanması, üretimi gerçekleştirilen stokların ise hem tür hem miktar bakımından belirlenmesi işlemleri stok yönetimini oluşturur. Stok yönetimi işletmelerde verimli bir şekilde yapılamadığı takdirde faaliyetler durma noktasına gelebilir, yapılan harcamalar kontrolden çıkabilir ve şirket içindeki genel sistemde önemli aksaklıklar yaşanabilir. Bu nedenle stokların düzenli ve doğru metotlarla takip edilmesi şirketler için olmazsa olmaz bir faaliyeti oluşturur.

Stok Planlama ve Kontrol Nasıl Yapılır?

Üretim yapan veya sadece alım satım işlemleri gerçekleştiren işletmelerin müşteri taleplerini karşılama noktasında başarılı olması gerekir. Bunun için de satışı gerçekleştirilecek tüm ürünlerin belirli zamanda işletmede hazır olması beklenir. Bu ürünlerin miktar ve niteliklerine göre işletmede bulunması gereken ana ve yardımcı girdiler de mevcuttur. Yani gerekli ham madde ve diğer girdiler olmadan amaçlanan ürünlerin üretimi ve satışı mümkün değildir. Dolayısıyla tüm sürecin kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi ve gerekli stokların hataya mahal vermeden belirlenmesi çok önemlidir. Yapılan üretim planı için gerekli olan tüm stokların şartnamelere uygun olarak ve yeterli miktarda satın alınması gerekir. Satın alma işleminden sonra kullanılan her bir stokun da takip edilmesi ilerleyen süreçlerde aksaklık yaşanmaması açısından önemlidir. Yani stok yönetiminde farklı işlemler bir araya gelerek bir zincir oluşturur. Bu zincirin kolayca takip edilebilmesi ise bir sistem kurmayı gerektirir.

Stok planlama ve kontrol işlemini en temel hâliyle personel görevlendirmesi ile gerçekleştirebilirsiniz. Yani bir personel düzenli olarak fiziki stok sayımı yapabilir ve bunun kaydını da tutabilir. Ancak bu noktada çalışan hatası ve büyük zaman kayıpları ortaya çıkması oldukça muhtemeldir. Aynı zamanda tutulan kayıtların muhafaza edilmesi konusunda da birtakım problemlerle karşılaşabilirsiniz. Bu nedenle dijital programlara başvurmak sizin için ideal bir seçenektir. Çünkü stok yönetimi faturalandırma ve üretim gibi farklı proseslere de doğrudan bağlıdır. Yani stok yönetimini başarılı bir şekilde yapabilmeniz için diğer süreçlerle entegre bir sistem yürütmeniz gerekir. Satın alınan stokların faturalarının işlenmesiyle beraber kayda alındığı bir sistemde stok takibi yapmak çok daha kolaydır. Üretim gibi bilgiler de bu sisteme işlendiğinde stoklarda otomatik olarak düşüş gerçekleşir ve ortaya çıkan mevcut stoklar direkt gözlemlenebilir. Ürün stoku bazında ise hem üretim hem satış işlemlerinin sonucunda ayrı ve etkin kontrol sağlanabilir. Üstelik kullanılan programlarda stok raporları ile verileri izleme avantajı da mevcuttur. Böylece her bir stoğunuzdaki tüketim oranlarını hızlıca inceleyebilir, şirket faaliyetlerinin kesintisiz bir şekilde devam edebilmesi için gerekli minimum stok miktarlarını belirleyebilir, satın alma işlemlerini vakit kaybetmeden organize edebilirsiniz. Ürün tarafında ise müşteri taleplerini karşılayabilecek stok miktarını programdan yaptığınız kontroller sonucunda belirleyebilir, ürün stoklarınızda kritik noktalara gelinmeden hızlıca üretim planlayabilirsiniz.

Orka 35 yılı aşan tecrübesi ile size stok yönetimi ve finansal işlem takibi gibi diğer ihtiyaçlarınızda da etkili çözümler sunar. Orka’nın sunduğu e-ticaret, e-defter, insan kaynakları, muhasebe programı gibi ürünlerle stok yönetimi ve diğer süreklilik gerektiren işlemleri tek bir kanaldan gerçekleştirebilir, şirketinizde uyguladığınız tüm faaliyetleri yüksek performans ve minimum iş gücü ile yönetebilirsiniz.

demo-attachment-1240-Mask-Group-47@2x

Fatura Türleri Nelerdir?

Alınan mal veya hizmete dair ispat niteliği taşıyan ve ödeme işlemleri için olmazsa olmaz bir belge olan fatura, özellikle işletmeler için oldukça önemli bir evrak niteliği taşır. Malî denetimlerde incelenen faturaların yasal gerekliliklere uygun bir şekilde düzenlenmesi gerekir. Amacına uygun olarak düzenlenmesi de şirket menfaatlerini koruma açısından önem arz eder. Bu nedenle fatura türleri hakkında yeterli bilgi sahibi olmak ve faturalandırma süreçlerini etkin bir şekilde yönetmek şirketler için zaruridir.
Fatura çeşitlerinden bahsederken önce bunları da kendi içinde gruplandırmak gerekir. Çünkü faturalar farklı yaklaşımlara göre çeşitlendirilir. Amaç, ödeme dönemi, vergilendirme yöntemi ve gönderim şekline göre farklı fatura türlerinden söz etmek mümkündür.

Amacına Göre Fatura Türleri

Faturayı oluştururken yapmak istediğiniz işlem faturanızın türünü belirler. Buna göre 4 çeşit faturadan söz etmek mümkündür:

  • Satış Faturası: Satış veya hizmet gerçekleştirdiğinizde ödemenizi alabilmeniz için müşterilerinize düzenlediğiniz yasal belge satış faturası olarak adlandırılır.
  • İrsaliyeli Fatura: Sevk irsaliyesi faturadan bağımsız olarak ayrıca düzenlenebilen bir belgedir. Ancak irsaliye ve faturayı tek seferde düzenlemek isterseniz başvuracağınız fatura türü irsaliyeli faturadır.
  • Proforma Fatura: Satış veya hizmet gerçekleşmeden önce asıl faturanın taslağı gibi düzenlenen, müşteriye ön onay ve ödeme için sunulan faturadır. Müşterilerinizin alacakları ürün veya hizmetin detayı ile ödemeleri gereken tutarı önceden görebilmeleri için proforma fatura düzenleyebilirsiniz. Ancak devamında asıl faturayı da mutlaka düzenlemeniz gerekir çünkü proforma faturanın yasal geçerliliği yoktur.
  • İade Faturası: Eğer almış olduğunuz bir ürün veya hizmet iptal olduysa ya da iade işlemi gerçekleştirdiyseniz bunu yasal boyuta taşımak için kullanacağınız fatura türüdür.

Ödeme Bilgisine Göre Fatura Türleri

Faturanın düzenlendiği tarihte ödeme yapılmış veya yapılmamış olmasına bağlı olarak farklı fatura türlerinden bahsedilir:

  • Açık Fatura: Fatura düzenlendiği tarihte henüz ödeme yapılmamışsa bu fatura açık fatura olarak adlandırılır. Eğer açık fatura düzenliyorsanız kaşe imzaya faturanın üst kısmında yer vermeniz gerekir.
  • Kapalı Fatura: Fatura düzenlendiği tarihten önce ödeme yapılmışsa bu fatura kapalı fatura olarak ifade edilir. Kapalı fatura düzenliyorsanız da kaşe imzayı faturanın alt kısmına yerleştirmeniz gerekir.

Vergilendirmeye Göre Fatura Türleri

Faturaya dahil olan vergi türlerine bağlı olarak farklı tür faturalar ortaya çıkar. Bunlar:

  • Tevkifatlı Fatura: Faturada belirlenen katma değer vergisinin alıcı ve satıcı tarafından ödendiği fatura türüdür. Sektörlere göre değişen tevkifat oranları vardır ve alıcı ile satıcının ödeyeceği vergi miktarları bu oranlara göre pay edilir.
  • ÖİV’li Fatura: Özel iletişim vergisi içeren ve mobil iletişim hizmetleri için uygulanan fatura türüdür.
  • ÖTV’li Fatura: Genellikle lüks tüketim kapsamında değerlendirilen veya sağlığa/çevreye zararı bulunan ürün ve hizmetlere ilişkin özel tüketim vergisi içeren faturalardır.
  • Stopajlı Fatura: Kaynakta kesme olarak da bilinen stopajı içeren faturalarda elde edilen gelirin belirli miktarının doğrudan vergi dairelerine aktarılması söz konusudur.
  • İstisna Fatura: KDV muafiyetinden yararlanılan bir özel durumlarda kullanılan faturalardır. (İhraç kayıtlı işlemler, ihracatlar vs.)

Gönderim Şekline Göre Fatura Türleri

Fatura türlerini ortaya çıkaran bir diğer durum da gönderim türüdür. Gönderim metoduna göre faturalar şunlardır:

  • Basılı Fatura: Matbu fatura olarak da bilinen ve özel fatura formatları ile elle yazılarak oluşturulan faturadır. Söz konusu şirkete teslim edilmesi gerekir.
  • Dijital Fatura: Dijital ortamda oluşturmak ve muhafaza etmek suretiyle kullanılan faturadır.
  • E-fatura: E-fatura mükellefi olan şirketler arasında kullanılan fatura türüdür. Oluşturulan faturalar e-fatura sisteminde kolayca görülebilir.
  • E-arşiv Fatura: E-fatura mükellefi olmayan işletmelerin GİB sistemi üzerinden düzenlediği ve E-Fatura işletmelerinin E-Fatura mükellefi olmayan işletmelere düzenlediği faturadır.

Orka Bilgisayar e-fatura, e-defter, bordro, insan kaynakları gibi çeşitli süreç ve işlemleriniz için akıllı çözümleri sizinle buluşturur. Orka Muhasebe Programı ile fatura düzenleme başta olmak üzere çok sayıda finansal işlemi bir düzen ve sistem dahilinde gerçekleştirebilir, şirketinizin verimliliğini artırabilirsiniz.

demo-attachment-1245-Mask-Group-43@2x

e-Fatura ve e-Arşiv Arasındaki Farklar Nelerdir?

İşletmelerin dijital dönüşümüne katkı sağlayan uygulamaların sayısı her geçen gün artıyor. Finansal süreçler, bankacılık işlemleri, vergi ve muhasebe yönetimine ilişkin neredeyse tüm detaylar artık online platformlar üzerinden yönetilebiliyor. Kamu tarafından desteklenen ve gerekli yasal mevzuatların hızla yürürlüğe girdiği elektronik belgeler arasında e-fatura ve e-arşiv hizmetleri geliyor. Genellikle birbiriyle çok karıştırılan bu iki dijital çözüm, kullanım alanları bakımından temel farklılıklar içeriyor. E-arşiv ve e-fatura farkı ve kullanım amaçlarını sizler için derledik.

Sigorta Primi Nedir?

Sigorta primi, çalışanların devletin sunduğu sağlık hizmetleri, işsizlik maaşı gibi sosyal güvencelerden faydalanabilmeleri ve emeklilik hakkı elde edebilmeleri için işveren tarafından devlete ödenen teminat tutarıdır. Bu ödeme, çalışanın maaşından kesilen belli bir tutarın Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılması yoluyla gerçekleşir. SGK’ye ödenen prim oranı, sosyal güvenlik hizmetinden faydalanan kişinin çalışan veya işveren olmasına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Sigorta primi hesaplama, çalışanın prime esas brüt kazanç tutarı üzerinden yapılır. Sigortanın devamlılığı için ödemenin aksamadan gerçekleştirilmesi gerekir. Ödemelerin kesildiği aşamada sigortalılık hakları da yitirilir.

E-Fatura Nedir?

E-faturalar, bir işletmenin muhasebe yönetimini dijital dünyaya taşıması için ilk adım olarak nitelendiriliyor. Klasik muhasebe süreçlerinden bildiğimiz kağıt üzerine yazılan faturaların dijital ortamda hazırlanmış ve müşteriye gönderilmiş halidir. İşletmelerin çalışma hızını artıran ve aynı zaman kağıt kullanımının önüne geçmesiyle çevremize önemli katkılar sunan e-fatura uygulaması, fatura kesilmesi sonrasındaki diğer işlemlerin dijitalleşmesi için anahtar değeri taşıyor.

Muhasebe süreçleri ve buna bağlı olarak bankacılık, vergi gibi finansal süreçlerin dijital dünyaya taşınması için iş hayatının en küçük yapı taşı olan faturaların da online olarak düzenlenebilmesi gerekiyor. Örneğin; bir kağıt üreticisi müşterisi niteliğindeki matbaaya satış yaparken kestiği faturayı, e-fatura platformlarında saniyeler içerisinde oluşturup insan faktörü olmadan kilometrelerce uzakta dahi olsa anında matbaa şirketinin muhasebe kayıtlarına iletebilir. Klasik yöntemlerde faturanın kesilmesi, postayla karşı tarafa iletilmesi ve bunun muhasebeleştirilmesi gibi süreçler gerekirken tüm bu süreçler birkaç saniyede otomatik olarak tamamlanıyor. Bu akışta iki tarafın da e-fatura mükellefi olması zorunluluğu bulunuyor. Peki ya alıcı e-fatura mükellefi değilse; e-fatura mükellefi olan üreticimiz faturasını nasıl düzenliyor? Bu durumda nasıl e-arşiv fatura kesilmesi söz konusu oluyor?

E-Arşiv Fatura Nedir?

Amacı açısından e-faturadan farkı olmayan e-arşiv fatura, geleneksel muhasebede kağıt üzerine basılan ya da yazılan faturanın dijital versiyonudur. Uygulama açısından bakıldığında ise e-fatura mükellefiyeti zorunluluğu olmayan işletmelere ya da müşterilere fatura kesilirken e-arşiv fatura düzenleniyor. Bir başka deyişle, bir alım satım sonrasında fatura kesilirken e-fatura uygulamasına  dahil olan alıcılar dışında kalan işletmeler için e-arşiv fatura uygulaması kullanılıyor. Tersi bir uygulamada adınıza kesilen e-arşiv faturaları sorgulamasını da e-arşiv fatura sorgulama bölümünden faturanın sahte olup olmadığını öğrenebilirsiniz.

E-fatura ve E-arşiv Fatura Arasındaki Farklar Nelerdir?

E-faturayla e-arşiv fatura arasındaki fark ve kullanım durumlarındaki ayrıntıları şöyle özetleyebiliriz:

  • E-arşiv ve e-fatura farkı tanımlardan da anlışılabildiği gibi e-fatura mükellefiyeti ile ilgilidir. Hem alıcısının hem satıcının e-fatura mükellefi olduğu durumlarda e-fatura kesilirken; e-fatura mükellefi olmayan birine fatura kesilirken e-arşiv fatura düzenlenir.
  • Faturaların tutulduğu dijital altyapılar açısından da farklılar vardır. Her e-fatura kesildiği anda GİB'in datalarına eklenirken e-arşiv fatura bu çözümleri sağlayan firmaların altyapısında tutulur ve her gün GİB'e raporlanır.
  • E-faturaya geçen bir işletme bu süreçten sonra müşterilerine kağıt fatura kesemez. E-arşiv fatura kullanıcıları ise kağıt fatura kesmeye devam edebildiği gibi elektronik ortamda da fatura kesebilir.
  • İsteyen her firma e-fatura ve a-aşiv fatura uygulamasını kullanarak hem e-fatura mükellefi olan hem de olmayan müşterilerine fatura kesebiliyor. E-arşiv faturada ise uygulamanın ilk yıllarında işletmelerin e-fatura sistemine geçmesi gerekiyordu. Ancak mevzuatlarda yapılan güncellemeler ile artık e-arşiv fatura çözümlerini sunan yazılımlarla çalışarak e-fatura müşterisi olmadan da e-arşiv fatura kesilebiliyor.
  • E-faturalar doğrudan GİB'e gittikleri için üzerinde zaman damgası yoktur. E-arşiv faturalarda ise GİB'e günlük raporlandığından zaman damgası bulunur.

Türkiye'nin önde gelen kurumsal muhasebe ve yazılım çözümleri geliştiricisi Orka Bilgisayar tarafından sunulan çözümlerle işletmenizin dijital dönüşümüne katkı sunabilirsiniz. Orka Bilgisayar’ın e-fatura ve e-arşiv çözümleri sayesinde saniyeler içerisinde faturalarınızı oluşturup muhasebe kayıtlarını otomatik olarak hazırlayabilirsiniz. E-fatura ve e-arşiv gibi e-defter, e-irsaliye, e-smm, e-mutabakat ve bulut teknolojileri gibi ihtiyacınız olan tüm çözümler ile 360 derece dijital dönüşüm sizi bekliyor.

 

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

Yurt Dışında Şirket Kurmak İsteyenlerin Bilmesi Gerekenler

Küreselleşen dünyada her geçen gün ticaret hacmi artarken yeni fırsatlar da birçok girişimci için cazip hale gelir. Dijitalleşme ile birlikte girişimciler arasında yurt dışında şirket kurma fikri giderek yaygınlaşır. Potansiyel iş hacmini genişletmek, farklı sektörlerde faaliyet göstermek ve satışları artırmak gibi artılar başka bir ülkede şirket kurmayı avantajlı hale getiren bazı etkenlerdendir. Yurt dışında firma kurmak bazı prosedürlere tabi olduğu için bu kararı alırken iyi araştırma yapmak ve dikkatli olmak şart. Peki, yurt dışında şirket nasıl kurulur ve yurt dışında şirket açmanın avantajları neler? Siz de başka bir ülkede şirket açma hayaline sahipseniz gelin detaylara bir göz atın.

Yurt Dışında Şirket Nasıl Kurulur?

Yurt dışında firma kurmak size sayısız fırsat sunar. Bu kararı vermeden önce şirket açmak istediğiniz ülkedeki ekonomik yapıyı, prosedürleri, vergi sistemini ve şirket kurma gerekliliklerini iyi bir şekilde incelemelisiniz. Sizden istenen belge ve evrakları öğrenerek gerekli koşulları sağladıktan sonra hayalinizdeki iş girişimine başlayabilirsiniz. Yurt dışında şirket açmak için genel gereklilikler ise şu şekildedir:

  • 18 yaşını doldurmuş olmak
  • Kullanılmayan bir şirket ismi belirlemek
  • Kayıtlı şirket adresine sahip olmak
  • Ticaret sicil kaydı oluşturmak
  • Şirket organizasyon şemasını belirlemek
  • Bankada şirket hesabı açmak

Tüm bunların yanında şirket kurmadan önce seçtiğiniz ülkenin vergi sistemini ve işletmenizin tipine göre vergi yükümlülüklerinizi incelemeniz, sizden istenen evrakları önceden hazırlamanız gerekir. Şirketinizin türü de önceden analiz etmeniz gereken konular arasındadır. Bazı ülkeler şirketinizde yerel bir ortağınız olmasını şart koşar. Bu gibi durumları göz önüne almalısınız. Yine firma açmak istediğiniz ülkenin mevcut ekonomik koşulları, asgari ücret durumu, enflasyon oranları da iş fikrinizin şekillenmesinde size yardımcı olur. Öte yandan yabancı bir ülkede şirket kurarken dil sorununu da düşünmelisiniz. Ülkede konuşulan dile hakim değilseniz bir tercümanla çalışmanız ya da iş gücünü buna uygun olarak seçmeniz gerekir. Ayrıca ülkedeki kültürel yapıyı bilmek ve işletmenizin vizyonunu ülke pazarına göre yerel hale getirmek de şirketinizin başarısına katkı sağlar.

Yurt Dışında Şirket Açmanın Avantajları

Yurt dışında şirket kurmanın ülkelere göre değişen farklı avantajları bulunur. Son dönemlerde ekonomik kalkınma hedefleyen pek çok ülke yabancı yatırımcıları ülkesine çekmek için önemli teşvikler sunar. İşte yurt dışında şirket kurmanın avantajları:

  • Dijitalleşme sayesinde artık şirket kurarken birçok prosedürü online bir şekilde gerçekleştirmek mümkün. Bu da işinizi kurarken daha hızlı hareket edebilmeniz demek. İş fikrini hayata geçirmek istediğiniz ülkede online iş kurma fırsatları ile şirketinizi kolayca kurabilirsiniz.
  • Avrupa Birliği’ne bağlı bazı ülkelerin yanı sıra çeşitli Balkan ülkeleri iş kurduğunuz zaman size oturma ve çalışma izni imkanı sunabilir. Ülkeye yatırım yaptığınızda aynı zamanda oturma ve çalışma iznine de sahip olabilirsiniz.
  • Günümüzde yatırımcıları kendine çekmek isteyen birçok ülke bulunur. Bu ülkelerin hibe ve teşvik politikalarını detaylı bir şekilde inceleyebilir ve teşviklerden yararlanarak şirketinizi daha az maliyetle açabilirsiniz.
  • Bazı ülkeler yabancı yatırımcılara vergi muafiyet veya düşük vergi ödemeleri gibi önemli artılar sunar. Ülkenin sağladığı vergi kolaylıklarından faydalanarak işletmenize finansal açıdan güçlü bir konum sağlayabilirsiniz.
  • Avrupa Birliği’nin sahip olduğu serbest dolaşım anlaşması ile birlikte AB ülkelerinde şirket kurduğunuzda depolama ve lojistik açısından önemli avantajlar elde edebilirsiniz.
  • İstikrarlı bir ekonomik düzene sahip olan ülkelerde firma açarak hızla gelişim gösterebilir ve müşteri ağınızı genişletebilirsiniz.

Siz de şirket kurarken Orka Bilgisayar’ın her tür işletmeye uygun çözümlerinden yararlanabilir, muhasebe programları, e-fatura, e-smm ve e-defter gibi e-dönüşüm hizmetleri sayesinde dijital dönüşüm fırsatlarını yakalayabilirsiniz.

Orka Muhasebe Programı

Siz de şirket kurarken Orka Bilgisayar’ın her tür işletmeye uygun çözümlerinden yararlanabilir, muhasebe programları, e-fatura, e-smm ve e-defter gibi e-dönüşüm hizmetleri sayesinde dijital dönüşüm fırsatlarını yakalayabilirsiniz.

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

Nakit Akışı Nasıl Yönetilir?

İşletmeler için finansal verimliliklerini sağlayıp kâr elde etmek birinci amaçtır. Nakit akışı takibi ise finansal süreçleri en kazançlı şekilde yönetebilmek adına büyük önem taşır. Peki, nakit akışı nedir ve nasıl yönetilir? Detaylar yazımızda!

Nakit Akışı Nedir?

Nakit akışı ne demek? sorusu “Nakit akışı temel bir anlatımla belirli bir zaman dilimi içinde işletmeye giren ve işletmeden çıkan nakit para miktarıdır.” şeklinde yanıtlanabilir. İşletmeye giren nakit para miktarı “Pozitif Nakit Akışı” olarak tanımlanırken, işletmeden çıkan nakit para miktarı ise “Negatif Nakit Akışı” şeklinde isimlendirilir. Nakit akışı sık sık kârlılık ile karıştırılabilse de aslında bu anlama gelmez. Örneğin bir firmanın kâr oranı yüksek olsa da nakit akışı yetersiz bir seviyede olabilir ya da nakit akışı güçlü olan bir şirket her zaman için kâr elde etmeyebilir.

Nakit akışı düzenli olarak nakit akışı tablosu üzerinden izlenmeli, doğru analiz ve zamanlama ile sürece müdahale edilebilmelidir. Böyle bir firmanın nakit akışı üzerinde kontrolü sağlayabilmesi ve rakiplerine karşı önemli avantajlar elde etmesi mümkündür. Nakit akış tablosu belirli bir hesap dönemine ait olan nakdi giriş ve çıkışları gösteren finansal bir tablo türüdür. Nakit akış tablosu periyodik olarak takip edilmeli ve firmaya daha stratejik kararlar alıp kaynaklarını daha verimli kullanma adına yol göstermelidir.

Nakit Akışını En Etkili Şekilde Yönetmek

Etkin, doğru ve isabetli bir nakit akışı firmanın hedeflerini büyük oranda destekler. Finansal yönetimin ve nakit akışının sağlıklı şekilde yönetilebilmesi kazanç elde etme bakımından önemli avantajlar sağlar. Nakit akışı iyi takip edilip, gerektiği yerde aksiyon alınırsa süreç çok daha verimli işlemeye başlar. Nakit kazanımlar ve kaynakların ne şekilde kullanıldığı nakit akışı tablosunda yansıtılır.

Süreç değerlendirilirken sadece tek yönlü değil gelen-giden nakit miktarı olarak çift yönlü analizler yapılır. Mali süreci yönetmenin en etkili finansal araçlarından biri olan nakit akışı tablosunda şu bilgiler yer alır:

  • Dönem başındaki mevcut olan nakit para miktarı
  • Dönem içinde işletme kasasına giren nakit para miktarı
  • Dönem içinde işletme kasasından çıkan nakit para miktarı
  • Dönem sonunda kasadaki nakit para miktarı
  • Nakit akışının artış ve azalışı

Nakit akışını etkili yönetmek adına şu unsurlara dikkat edilmelidir:

  • Zorunlu ve düzenli harcamaların yanı sıra gereksiz harcamaların da üzerinde durun. Nakit akışınızı periyodik şekilde takip edip önlem alırsanız gereksiz harcamaların büyük oranda önüne geçebilirsiniz.

Tüm ticari işletmeler için her şeyden önce para kazanmak ve kâr etmek gelir. İş hacminin genişletilmesi, operasyonel süreçlerin ilerlemesi ya da start-up firmaların kurulması için nakit paraya ihtiyaç duyulur. Bu durum özellikle orta ve küçük ölçekli firmaları sık sık zor durumda bırakabilir. Nakit akışının yönetilmesinde sorunlar çıktığında ve yanlış analizler yapıldığında bu durum hem şirketin imajını hem de günlük operasyon süreçlerini olumsuz yönde etkiler.

Siz de firmanızın nakit akışını etkili şekilde analiz edip, doğru zamanda isabetli kararlar alabilme amacıyla çeşitli muhasebe modüllerinden faydalanabilirsiniz. Tek bir aplikasyon üzerinden hemen her türlü mali işleminizi gerçekleştirmenizi sağlayan bu tarz muhasebe programları şirketinize büyük yararlar sağlar. Orka muhasebe programları ile şirketinizin nakit akışı yönetimi üzerinde güçlü bir kontrol elde edebilir, pratik ve etkili adımlarla fark yaratan sonuçlara ulaşabilirsiniz.

  • Firmanızın finansal denetimlerini daha kısa periyodik aralıklarla takip edin. (Aylık yerine günlük veya haftalık takipler gerçekleştirmek süreç açısından daha verimli sonuç verir.)
  • Finansal tabloları incelerken kâr-zarar analizlerini tek taraflı değil bütünsel analizlerle ele alın.
  • Acil durumlar (Kriz, bütçe açığı vb.) için her zaman güçlü bir nakit rezerv bulundurmaya önem verin.
  • Tahsilat ve son ödeme zamanlarını dikkatli takip edin. Gelir-gider analizlerinizi kolaylaştırmak için ödeme sürelerini uzatmamaya özen gösterin.
  • Muhasebe işlemleri için bir uzmanla çalışın ve etkili muhasebe programlarını kullanın.
  • Zorunlu ve düzenli harcamaların yanı sıra gereksiz harcamaların da üzerinde durun. Nakit akışınızı periyodik şekilde takip edip önlem alırsanız gereksiz harcamaların büyük oranda önüne geçebilirsiniz.

Tüm ticari işletmeler için her şeyden önce para kazanmak ve kâr etmek gelir. İş hacminin genişletilmesi, operasyonel süreçlerin ilerlemesi ya da start-up firmaların kurulması için nakit paraya ihtiyaç duyulur. Bu durum özellikle orta ve küçük ölçekli firmaları sık sık zor durumda bırakabilir. Nakit akışının yönetilmesinde sorunlar çıktığında ve yanlış analizler yapıldığında bu durum hem şirketin imajını hem de günlük operasyon süreçlerini olumsuz yönde etkiler.

Siz de firmanızın nakit akışını etkili şekilde analiz edip, doğru zamanda isabetli kararlar alabilme amacıyla çeşitli muhasebe modüllerinden faydalanabilirsiniz. Tek bir aplikasyon üzerinden hemen her türlü mali işleminizi gerçekleştirmenizi sağlayan bu tarz muhasebe programları şirketinize büyük yararlar sağlar. Orka muhasebe programları ile şirketinizin nakit akışı yönetimi üzerinde güçlü bir kontrol elde edebilir, pratik ve etkili adımlarla fark yaratan sonuçlara ulaşabilirsiniz.

demo-attachment-546-asian-businesswoman-laptop-planning-strategy-PQFT2HE@2x

Dijital Hizmet Vergisi Nedir? Neleri Kapsar?

Her geçen gün dijitalleşme yönünde kayda değer adımlar atılırken yıllardır hayatımızda varlığını sürdüren birçok konu dijital dünyaya taşınıyor. İş yaşantımızdan sosyal hayatımıza ve günlük rutinlerimize varıncaya kadar gelişen teknololojinin sunduğu ürünlere ve hizmetlere hayatımızda bolca yer veriyoruz. Yaşanan tüm bu gelişmeler, dijital dünyanın kendi devlerini, yeni sektörleri, iş modellerini doğuruyor ve bunlara her gün bir yenisi ekleniyor. Dolayısıyla, klasik yaklaşımlar dijitalleşirken yeniden yorumlanıyor. Bu içeriğimizin konusu olan dijital hizmet vergisi de vergilerin dijital dünyaya ayak uydurduğu bir uygulama olarak karşımıza çıkıyor.

İnternetin yeteneklerini artırması, bilgisayarların ve özellikle de mobil teknolojilerin gelişimi dijital dönüşümü artık bir seçenek olmaktan çıkarıyor. Dijital dönüşümü kabul etmeyen ve karşısında duran işletmelerin, müşterileri nezdinde ve rakipleri karşısında dezavantajlı duruma düşmesi kaçınılmaz oluyor. Satış kanallarını e-ticaret ile revize etmeyen firmalar rakiplerine oranla çok daha kısıtlı müşteri kitlesine ulaşabiliyor. Örneğin; iş hayatının dijital dönüşümüyle birlikte geçtiğimiz on yıllar boyunca kağıt üzerine basılan faturaların e-faturaya dönüşümü, e-defter ile dijitalleşen muhasebe defterleri, mali ve finansal süreçleri hızlandırırken kullanıcıları için çok ciddi zaman ve emek kazanımını da beraberinde getiriyor. Bu hizmetleri sağlayan şirketlerin sayısı ise her geçen gün artarken marka bilinirlikleri ve ciroları da katlanarak büyüyor.

Dijital Hizmet Vergisi Neleri Kapsar?

Dijital hizmet vergisini, sunulan dijital hizmetler ve internet kanalıyla satışı yapılan her türlü görsel, işitsel içeriklerden elde edilen gelirlerden alınan bir vergi türü olarak tanımlayabiliriz. Dünyada ve ülkemizde, klasik vergilendirme yaklaşımının yeniden tanımlanmasına da sebep olan dijital hizmet vergisi esasında çok yeni bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Farklı ülkelerde çeşitli şekillerde yorumlanan ve uygulanan dijital hizmet vergisi, Türkiye’de 1 Mart 2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunlarda dijital hizmet sağlayıcıları, dijital hizmet vergisinin mükellefi olarak tanımlanmıştır. Verginin konusuna giren hizmetlerden elde edilen tüm hasılat ise verginin matrahı olarak belirtiliyor.

Verginin kapsamında, dijital ortamdaki tüm reklamlar, herhangi bir içeriğin dijital ortamda satışı ve bu içeriklerin kitlesince kullanılmasına yönelik sunulan hizmetler, kullanıcıların birbirleri ile etkileşimini sağlayan hizmetler ve bu hizmetlerle ilgili sağlanana aracılık hizmetleri bulunuyor.

Dijital hizmet vergisi, klasik vergi yaklaşımındaki vergi mükellefinin o ülke sınırlarında adresi bulunması hususunu da oldukça esnetiyor ve hatta yeniden tanımlanmasını sağlıyor. Çünkü dijital hizmet vergisi, hizmetlerin Türkiye'de sunulması, Türkiye'de faydalanılması ya da Türkiye'de değerlendirilmesi gibi geniş bir kapsama uygulanıyor.

Dijital Hizmet Vergisi Oranı Nedir?

Dijital hizmet vergisi gibi uygulamalar ile devletler dahi vergi kalemlerini gözden geçirip yeniden yorumlarken işletmelerin de dijital dönüşümü öncelikleri arasına alması gerekiyor. İşletmelerin tüm süreçlerinde bütünsel dönüşümünü destekleyen muhasebe yazılımları, insan kaynakları, satış, pazarlama, finans gibi departmanlara özel ERP programları her geçen gün yeteneklerini artırıyor. Örneğin, bugün muhasebe programları ile defterlerini tutan, fatura kesen, bordrolama yazılımları ile çalışanların ücret ve ödemelerini yöneten işletmeler, zamanı ve iş gücünü daha verimli kullanmasının yanında hata olasılıklarını da en aza indiriyor. 21. yüzyılın yapıtaşı olan verinin üretilmesi, kullanılması, yönetilmesi, analiz edilmesi, korunması, arşivlenmesi ve raporlanması gibi süreçlerde dijital hizmetler ve bu hizmetleri sunan şirketlerin daha çok ön planda olduğu gerçeği karşımızda duruyor.

Siz de işletmelerin dijital dönüşümünü sağlayan Orka Bilgisayar'ın sunduğu e-çözümleri hemen keşfedin!

E-Çözümler ile İşletmenizi Bir Adım İleriye Taşıyın

Dijital hizmet vergisi gibi uygulamalar ile devletler dahi vergi kalemlerini gözden geçirip yeniden yorumlarken işletmelerin de dijital dönüşümü öncelikleri arasına alması gerekiyor. İşletmelerin tüm süreçlerinde bütünsel dönüşümünü destekleyen muhasebe yazılımları, insan kaynakları, satış, pazarlama, finans gibi departmanlara özel ERP programları her geçen gün yeteneklerini artırıyor. Örneğin, bugün muhasebe programları ile defterlerini tutan, fatura kesen, bordrolama yazılımları ile çalışanların ücret ve ödemelerini yöneten işletmeler, zamanı ve iş gücünü daha verimli kullanmasının yanında hata olasılıklarını da en aza indiriyor. 21. yüzyılın yapıtaşı olan verinin üretilmesi, kullanılması, yönetilmesi, analiz edilmesi, korunması, arşivlenmesi ve raporlanması gibi süreçlerde dijital hizmetler ve bu hizmetleri sunan şirketlerin daha çok ön planda olduğu gerçeği karşımızda duruyor.

Orka Muhasebe Programı

Siz de işletmelerin dijital dönüşümünü sağlayan Orka Bilgisayar'ın sunduğu e-çözümleri hemen keşfedin!

demo-attachment-1086-inspired-woman-NEARSKQ@2x

E-Residency Nedir? Ne İşe Yarar?

Estonya, ülke içinde iş ortamına erişim sağlayan, devlet tarafından verilen bir dijital kimlik ve statü olan e-vatandaşlığı sunan ilk ülkedir. Programın tanıtılmasından bu yana, dünyanın dört bir yanından e-ikamet eden girişimciler, e-ikamet statülerini AB merkezli şirketlerini dünyanın herhangi bir yerinden %100 uzaktan başlatmak ve yönetmek için kullanabilirler. Peki e-residency (e-vatandaşlık ya da e-oturum) tam olarak nedir? Ne gibi avantajlar sunar? Gelin e-vatandaşlık hakkında bilmeniz gereken tüm detaylara birlikte göz atalım.

Şirket Kurmadan Fatura Nasıl Kesilir?

Estonya, ülke içinde iş ortamına erişim sağlayan, devlet tarafından verilen bir dijital kimlik ve statü olan e-vatandaşlığı sunan ilk ülkedir. Programın tanıtılmasından bu yana, dünyanın dört bir yanından e-ikamet eden girişimciler, e-ikamet statülerini AB merkezli şirketlerini dünyanın herhangi bir yerinden %100 uzaktan başlatmak ve yönetmek için kullanabilirler. Peki e-residency (e-vatandaşlık ya da e-oturum) tam olarak nedir? Ne gibi avantajlar sunar? Gelin e-vatandaşlık hakkında bilmeniz gereken tüm detaylara birlikte göz atalım.

Estonya E-Residency Nedir?

Estonya vatandaşlarının çevrimiçi olarak hemen hemen her şeyi yapmasına olanak tanıyan gelişmiş dijital altyapı mevcuttur.  E-residency ise dijital platform aracılığıyla Estonya'dan alınan bir tür vatandaşlıktır. E-vatandaşlık sayesinde ise oy kullanmak, evlilik cüzdanı başvurusu yapmak veya mülk alıp satmak mümkündür. Bunların hepsi Estonya'nın büyüyen dijital vatandaşlar topluluğu için geçerli değildir, ancak e-vatandaş olup şirket kurmak gibi pek çok avantajı da vardır. Örneğin pek çok işlem ve belge gerektiren vergi beyannamesi ortalama beş dakikadan daha kısa sürede %100 çevrimiçi olarak tamamlanabilir. Girişimciler için öne çıkan bir özelliktir. Dolayısıyla e-vatandaşlar, dünyanın dört bir yanından çok çeşitli dijital, serbest ya da uzaktan çalışanlarla birlikte ileri görüşlü iş adamlarından oluşur.

Estonya e-vatandaşlığı özünde, devlet web sitelerinde oturum açmanıza, kimliğinizi doğrulamanıza ve belgeleri dijital olarak imzalamanıza izin veren özel bir dijital kimlik türüdür. Ancak bu basit kimlik kartı, uluslararası iş dünyasında büyük bir artıdır.

E-Residency Nasıl Alınır?

E-Residency için başvurmak oldukça basittir. Özellikle kendisini Avrupa'nın dijital lideri olarak konumlandıran Estonya'dan beklentileri karşılar niteliktedir, çünkü tüm adımlar online olarak tamamlanabilir. e-resident.gov.ee web sitesine giriş yapıp kayıt türünüzü seçerek başlayabilirsiniz. İlk kayıt kısmına giriş yaptıktan sonra kişisel bilgilerinizi ve kimlik belgenizi doldurabilirsiniz. Bundan sonraki adım ise biraz zorlayıcı olabilir, ancak başvuru nedeniniz oldukça net ise bu aşamayı da dakikalar içinde tamamlayabilirsiniz. Neden başvurduğunuzu belirtmek için aşağıdaki seçenekler arasından seçim yapabilirsiniz:

    • Uluslararası, konumdan bağımsız bir şirket kurmak.

    • Estonya'da iş yapmak.

    • Kimlik doğrulama için teknolojiyi kullanmak.

    • Estonya ekonomisinin gelişimini desteklemek.

    • Estonya bilim, eğitim ve kültür sektörünü desteklemek.

    • Diğer…

Bu aşamadan sonra ekranınızda "başvurunuz alınmıştır" ibaresi yer alır ve son onay için beklemeniz gerekir. Başvururken belirttiğiniz tüm bilgiler taranır ve onaylanır. Bekleme süresi yoğunluğa göre değişebilir, ancak ortalama 15 gündür. Onayın ardından Estonya büyükelçiliğinden dijital kimliği ve karşılama setini almak için randevu alabileceğinize dair bir bildirim gelir.

E-Residency Ne İşe Yarar?

E-residency programının temel amacı, dijital ve serbest çalışanlar, işletme sahipleri, uluslararası ortaklar ve Estonya ile bağlantısı olup yerleşik olmayan herkes için tüm işleyişi önemli ölçüde kolaylaştırmaktır. E-residency yeni bir iş kurmak, mevcut işinizi genişletmek veya yeni girişimlere yatırım yapmak için mükemmeldir, çünkü oldukça erişilebilir olmasının yanı sıra Estonya e-vatandaşlığı  oldukça uygun fiyatlıdır.

E-residency pek çok avantaj sunmakla birlikte gelişmeye de devam eder, çünkü topluluğun üyesi olan her işletme ya da girişimci olanakları artırır ve e-vatandaşlığın amacına hizmet eder. E-vatandaş olarak elde edebileceğiniz avantajlar ise şunlardır:

    • Estonya dijital altyapısına erişim sağlayan bir hizmet sağlayıcıyı kullanarak çevrimiçi bir şirket kurup yönetebilirsiniz.

    • Tüm bankacılık işlemlerinizi online olarak yürütebilirsiniz.

    • Uluslararası ödeme hizmeti sağlayıcılarına erişebilir, e-ticaret kapsamınızı genişletebilirsiniz.

    • Yıllık raporlardan sözleşmelere kadar tüm belgeleri dijital ortamda ortaklarınızla birlikte imzalayabilirsiniz.

    • Pratik online araçlar ve iki pinli doğrulama ile imzalanan belgelerin gerçek olup olmadığını doğrulayabilirsiniz.

    • Belgeleri şifreleyebilir ve istediğiniz yere iletebilirsiniz.

    • Şeffaf e-finans hizmetleri sayesinde vergi beyannamesi ve ödemeleri online olarak tamamlayabilirsiniz.

    • Tüm bu pratik hizmetlerle birlikte e-vatandaşlık gelir, sermaye, maliyet ve çok önemli dijital altyapıya ve AB iş ekosistemine erişim açısından farklı faydalar sunar. Bu nedenle e-residency Estonya için tam vatandaşlık içermesede dijital bir pasaport olarak düşünülebilir ve yatırım için düşünülebilir.

E-Residency'den Kimler Yararlanabilir?

E-residency Estonya toplumu içinde size belirli haklar veren resmi bir statüdür. Bu aynı zamanda bir iş kurmayı ve şirket adına finansal hizmetlere başvurmayı da içerir. Estonya hükümetinin belirttiğine göre e-residency ile fayda sağlayabilecek girişimcileri şöyle sıralanabilir:

    • Uluslararası bir çevrimiçi işi olan girişimciler.

    • Sabit bir yer istemeyen veya buna ihtiyaç duymayan girişimciler.

    • Her zaman daha fazla ülkede fiziksel bir varlığa sahip olmadan, sadece sınır ötesinde çalışmak isteyen girişimciler.

    • İdari maliyetleri ve bir iş yürütmenin yükünü azaltmak isteyen girişimciler.

    • Avrupa Birliği'nin yasal ve ekonomik alanı içinde iş yapmak isteyen girişimciler.

Orka Muhasebe Programı

Siz de iş fikirlerinizi e-residency ile geliştirmek ve girişimlerinizi uluslararası platformlarda sürdürmek isterseniz dijital dönüşüm süreçlerinizde muhasebe programları, e-ticaret, e-fatura gibi hizmetler sunan Orka Bilgisayar'ı tercih edebilir, tüm süreçlerde destek alabilirsiniz.

demo-attachment-546-asian-businesswoman-laptop-planning-strategy-PQFT2HE@2x

Stok Takip Programı Nedir? Nasıl Çalışır?

Stok miktarını, ürün girişleri ve çıkışlarını takip etmek için kullanılan sisteme stok takip sistemi denir. Bu sistem sayesinde aylık, haftalık ve günlük olarak iş akışlarını takip etmek mümkündür. Stok takibi yapmak tüm işletmeler için önemlidir. E-ticaret siteleri de bu stok sistemlerini kullanarak satışlarını takip edebilir. Stok takip programı sayesinde alım ve satımlarınızı daha verimli hale getirebilir ve stok devir hızınızı görebilirsiniz. Stok takip programlarının çalışma sistemi ise şu şekildedir:

  • Stok takibi için öncelikle ürünlerin miktarını girmelisiniz.
  • Sisteme girdiğiniz ürünler için stok takibi başlatabilirsiniz.
  • Sattığınız ve aldığınız ürünlerin takibi için mutlaka düzenli olarak stoklarınızı güncellemelisiniz.
  • Hangi üründen ne kadar kaldığını sistem üzerinden takip edebilirsiniz.
  • Kullandığınız stok takip programına çeşitli yazılımlar entegre ederek satışlarınızdan sonra stoklarınızın otomatik olarak güncellenmesini sağlayabilirsiniz. Bu sayede yoğun zamanlarda stok güncellemekle uğraşmanıza gerek kalmaz.
  • Stok takip programında bulunan raporlar ile ön muhasebe işlemlerinizi online bir şekilde yapabilirsiniz.

Stok Takibi Nasıl Yapılır?

Stok takibi yapmak için pek çok metot kullanılır. İster kağıt kalemle ister excel ile ister kendi yazılımlarınızla isterseniz de hazır bir stok takip programı ile bu işi yapabilirsiniz. Günümüzde stok takibi yapmak için kullanılan programlar, sundukları avantajlar ile öne çıkar ve pek çok işletmeci tarafından tercih edilir. Stok takibi yapabilmek için öncelikle ürün sayımı yapmanız ve bunları kaydetmeniz gerekir. Her seferinde ürünleri saymak zor bir iş olacağı için, bir kereye mahsus saydıktan sonra bunları stok takip programına not etmek size kolaylık sağlar.

Depo stok takip işleminde yalnızca ürünleri saymakla bitmez. Stok takibi; üretim, satış, dağıtım ve etiketleme gibi farklı iş süreçlerini de içerir. Tüm bunların takibini bir arada yapabilmek için profesyonel bir depo stok takip programı kullanmak gerekir. Bu sayede çok daha pratik ve hızlı bir şekilde stok takibi yapabilirsiniz. Aynı zamanda stok yazılımına entegre edeceğiniz pek çok eklenti sayesinde hangi ürünlerinizin daha çok satıldığını da daha hızlı ve kolay bir şekilde görebilir ve buna göre ürün sipariş edebilirsiniz.

Stok Takibinin Önemi Nedir?

Stok takibi yapmanın temel amacı, işletmelerin hangi ürünlerine daha çok talep olduğunu önceden analiz edebilmelerini sağlamaktır. Bu sayede her türlü talebe karşı hazırlıklı olabilirler. Ürün stok takibi sayesinde siz de stok yetersizliği gibi bir duruma karşı kendinizi koruyabilirsiniz. Aynı zamanda stok takibi, işletmelerde pek çok süreci daha hızlı ve pratik hale getirebilir. Stok takibi yapan işletmelerin maliyetlerini daha aza indirgediği de bilinir.

Stok takip otomasyonu sayesinde daha etkili stok stratejileri geliştirmek mümkündür. Ayrıca bu sayede stok takibi yapmanın faydalarından daha fazla yararlanabilirsiniz. Stok takibinin önemi ile ilgili şunlar söylenebilir:

  • Stok takibi yapan firmalar, beklenmedik bir talebe karşı hazırlıklıdır ve stok yaptıkları için ihtiyaçlara karşılık verebilirler.
  • Ürün sayısının artması maliyeti azaltır. Dolayısıyla işletmelerin daha fazla ürün alıp stoklaması ve bunları takip etmesi hem maliyetleri düşürür hem de daha fazla kâr elde etme imkanı sunar.
  • Herhangi bir ürünün yeniden temin edilmesi ile ilgili sorun yaşanırsa, bu ürünün stoğunu yapan firmalar kriz dönemlerinde avantaj elde edebilir.
  • Stok yapılan ürünün fiyatı ilerleyen dönemlerde artabilir. Dolayısıyla stok yapmak işletmelerin bu fiyat artışından etkilenmemesini sağlar.

Stok Takip Programı Kullanmanın Faydaları Nelerdir?

Stok takip yazılımı kullanarak ürünlerinizi her zaman kontrol edebilir ve iş süreçlerinizi daha kolay ilerletebilirsiniz. Ayrıca stok takip sistemi kullanarak şu avantajları elde edebilirsiniz:

  • Azalan ürünleri daha hızlı fark ederek hammadde yetersizliğini önleyebilirsiniz. Aynı zamanda stok eksikliği gibi durumlar yaşamazsınız.
  • Stok takip programındaki verilere göre hangi ürünlerin ne miktarda alınacağına kolayca karar verebilirsiniz. Bu sayede gereksiz ürün alımı ile israfa neden olmaz ve kaynakları verimli kullanabilirsiniz.
  • Üretimde ve satışta ürünlerin maliyetlerini kolayca analiz edebilirsiniz. Elinizdeki stok durumuna göre yeni anlaşmalar yapabilirsiniz.
  • Stok takip yöntemleri arasından gelişmiş yazılımları tercih ederek elinizdeki ürünlerden hangilerinin hemen elden çıkarılması gerektiğini bilirsiniz. Buna göre bir satış stratejisi geliştirebilirsiniz.

Orka Muhasebe Programı

Orka Bilgisayar’ın stok takip yöntemleriyle ilgili yazılımlarından yararlanmak ve profesyonel ekibiyle tanışmak için hemen bizimle iletişime geçebilirsiniz.

demo-attachment-1240-Mask-Group-47@2x

Dropshipping (Stoksuz Satış) Nedir? Nasıl Yapılır?

Dropshipping uzun zamandır popüler olan bir ticaret şeklidir. Özelliği ise satışı gerçekleştirilen  ürünlerin doğrudan alıcıya teslim edilmesidir. Bir sipariş verildiğinde tedarikçi söz konusu ürünü direkt müşteriye kargolar. Böylece ürün satın almak zorunda kalmazsınız ve en önemlisi asla depolama alanına ihtiyacınız olmaz. Bu nedenle pek çok getirisi vardır. Ancak dropshipping yapmak ve en önemlisi başarılı olabilmek için bilmeniz, dikkat etmeniz gereken detaylar vardır. Gelin başarılı dropshipping (stoksuz satış) girişimi başlatmanız için bilinmesi gereken tüm detaylara birlikte göz atalım.

Dropshipping Nedir?

Stoksuz satış, ürünlere sahip olmadan online mağaza açmanız anlamına gelir. Başka bir ifadeyle dropshipping, başkalarının ürünlerini yeniden sattığınız bir yöntem olarak tanımlanabilir. Satın alma işlemi tamamlandıktan sonra üretici, toptancı veya stoksuz satış yapan tedarikçi, ürünü doğrudan müşterinizin adresine gönderir. Web mağazanız kendi stoğuna sahip değildir, bu nedenle depolama veya nakliyeye ihtiyaç duymazsınız.

Stoksuz satış yapmak için tedarikçilerle çalışırken önceden envanter satın almanız veya ürünleri depolamanız gerekmez. Siparişleri otomatik olarak tedarikçiye iletirseniz, işletmeniz siz olmadan da çalışmaya devam eder. Bu şekilde müşteri,  siparişi doğrudan gerçek tedarikçiye ileten bir web mağazasına sipariş verir. Tedarikçi ise ürünü web mağazasının müdahalesi olmadan doğrudan müşteriye gönderir. Bu aşamada ürün için tedarikçinize ödediğinizden daha yüksek bir fiyat isteyerek kâr elde edebilirsiniz.

Dropshipping Nasıl Yapılır?

Dropshipping hem büyük web mağazaları hem de yeni bir çevrimiçi mağaza açmaya başlayan çevrimiçi perakendeciler için pratik bir yöntemdir. Tedarikçiniz ürünü ve müşterilere sevkiyatı düzenlediğinden sadece web mağazanızı pazarlamaya odaklanabilirsiniz. Ancak yine de muhasebe ve e-ticaret yazılımlarına ihtiyacınız olabilir. E-ticaret stoksuz satış söz konusu olduğunda, öne çıkan en önemli özellik ürünleri stokta bulundurmamanız ve fiyatları kendiniz belirlemenizdir. Pazarlamada iyiyseniz çok hızlı büyüyebilirsiniz. Unutmamanız gereken ise yerel mevzuata ve KDV kurallarına uyduğunuzdan emin olmanızdır. Bunun için Orka Bilgisayar'ın sunduğu muhasebe programları ve e-ticaret hizmetlerinden yararlanmanız mümkün.

Dropshipping'in dezavantajı genellikle ürün başına daha az kazanmanızdır, ancak geniş ürün yelpazesi sunabilirseniz kısa sürede yüksek kâr elde edebilirsiniz. Bu nedenle stoksuz satış ürünleri, genellikle çok fazla satmadığınız belirli ürünler veya ilk olarak ne kadar satın alacağınızı öğrenmek istediğiniz yeni ürünler için özellikle uygundur. Çünkü dropshipping sayesinde pazar payını ölçebilir, yeni bir ürünün başarılı olup olmayacağını test edebilirsiniz. Dropshipping başlatmak için gerekenler ve aşamaları ise şunlardır:

  • İşletmeniz için doğru ürünleri bulmak üzere stoksuz satış pazar yerlerine göz atın. Arama seçeneklerini daraltmak ve hedef kitlenize hitap eden ve aynı zamanda marka değerlerinizle uyumlu ürünleri seçmek için anahtar kelimelere göre arama yapın ve filtreleri kullanın.
  • Seçilen ürünleri web mağazanıza aktarın. Bu aşamada aracı bir platform kullanabilir ya da kendi web sayfanızı da kullanabilirsiniz. Daha sonra ürün bilgilerini düzenleyin. Fiyat bilgisi eklemeyi unutmayın.
  • Fiyatlarınızı piyasaya uygun tutmanız tavsiye edilse de kâr marjınızı kendiniz belirleyebilirsiniz.
  • Seçtiğiniz dropshipping ürünlerini web sayfanıza ekledikten sonra ürünleri müşterilerinize görünür hale getirin. Artık satın almak istedikleri ürünleri bulabilir, ödeme sayfasına gidebilir ve web sitenizde ödeme yapabilirler.
  • Siparişleri ve nakliye bilgilerini toplayın ve bu bilgileri tedarikçinize iletin. Ardından müşterileriniz adına ödeme yapın.
  • Dropshipping tedarikçiniz, her siparişi doğrudan müşterilerinizin adresine gönderir. Siparişlerin durumu hakkında müşterileri bilgilendirebilmeniz için sistem üzerinden bir takip numarası alabilirsiniz.

Dropshipping için Şirket Kurmak Gerekir mi?

Bazı aracı platformlar söz konusu olduğunda stoksuz ürün satmak için şirket kurmak zorunda değilsiniz. Geleneksel bir e-ticaret perakende modelinde çok sayıda sipariş aldığınızda daha fazla iş yapmak zorunda kalırsınız. Örneğin belirli bir satışa ulaştığınızda şirket kurmak, ürünleri tedarik etmek, işlemek, paketlemek, göndermek tamamen sizin ilgilenmeniz gereken konulardır. Ancak aracı platformlar sayesinde internetten stoksuz satış yapmak için şirket gerekli değildir. Fakat kendi web sayfanızda satış gerçekleştirmek isterseniz şirket kurmanız gerekir. Öte yandan aracı platformlarda satış yapacak olsanız bile şirkete sahip olmanız müşterilere güven verir ve bu doğrudan satışlarınızı olumlu yönde etkileyebilir.

Orka Dropshipping Programı

Siz de dropshipping sayesinde depolama ve nakliye masrafı olmadan e-ticaret yapmak isterseniz, hemen tedarikçilerle iletişim kurmaya başlayabilirsiniz. Bununla birlikte satışlarınızı takip etmek, muhasebeleştirmek ve diğer e-ticaret uygulamalarından yararlanmak için Orka Bilgisayar'ın hizmetlerine göz atabilir, başarılı bir girişim başlatabilirsiniz.