demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

2022 Yılında E-Defter Kullanım Zorunluluğu

Türkiye’de, işletmelerin faaliyetlerini sürdürürken çeşitli açılardan avantaj elde edebilmeleri ve işlemlerinin hem kendi faaliyetleri nezdinde hem de bağlı oldukları devlet kurumları ile en kolay şekilde gerçekleşebilmesi için 2010 yılından bu yana birçok dijital dönüşüm çalışması gerçekleştirildi. Bu dönüşümlerin temelinde ise ağırlıklı olarak Maliye Bakanlığı’na bağlı olan kurumlarla işletmeler arasındaki vergi, tahsilat, ödeme, ibraz, tebligat gibi çeşitli işlemlerin elektronik ortama taşınmasına yönelik sistemler yer aldı. Bunlar arasında belki de en önemlilerinden birisi de e-Defter uygulamasıdır. Kanun düzenlemeleri gereğince 2022 yılı itibarıyla belli başlı şirketler için kullanımı zorunlu hale getirilen e-Defter uygulamasının zorunluluğuna dair merak edilenleri ve hangi şirketlerin kullanımının zorunlu olduğunu bu yazımızda açıklayacağız.

E-Defter Nedir ve Neden Kullanılmaktadır?

e-Defter genel olarak, Vergi Usul Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu kapsamında şirketlerin tutması zorunlu kılınan büyük defter ve yevmiye defterinin, dijital formatta hazırlanmasını sağlayan bir sistemdir. Bu sistem, ilgili defterlere dair kayıtların elektronik olarak hazırlanmasını, saklanmasını ve denetlenebilmesini mümkün kılmaktadır. e-Defter, vergi mükellefi firmaların tüm parasal hareketlerini kayıt altına almak üzere kurulmuş olmakla beraber matbu formdaki ilgili defterlerle tamamen benzer sistemle çalışır. E-Defter beyan zorunluluğu, tıpkı defter-i kebir ve yevmiye defterinde olduğu gibi zorunludur. Firmalar, e-Defter uygulaması ile beraber defter içeriklerini Gelir idaresi Başkanlığı’na ibraz etmesine gerek kalmamakta; muhasebe kayıtlarının kuruma gönderilmesi gerekmemektedir. Bu uygulama yerine, kayıtların özeti olarak ifade edilen “berat” adlı belge dizini kuruma iletilir. e-Defter uygulaması Başkanlık tarafından belirlenmiş olan formatta ve standartlarda hazırlanarak; hiçbir şekilde matbu formata getirilmeye gerek duymadan kayıt altına alınır ve sistemin kurulumunda da değişmez olduğu ve kaynak güvenilirliği teyit edilir. Bu teyitlerin yapılmasında da elektronik imza ve mali mühür gibi uygulamalardan faydalanılır.

E-Defter’e Geçiş Zorunluluğu Hakkında

2021 yılı itibarıyla düzenlemesi kesinleşen e-Defter’e geçiş zorunluluğu kapsamında 2022’de hangi firmaların geçişlerini yapmış olması gerektiği de netleşti. Bu kapsamda, 2020 senesinde cirosu 5 milyon TL ve üzerinde firmaların yanı sıra 2021 senesinde e-Fatura sistemine zorunlu olarak geçen mükelleflerin ve yine 2021 senesi içinde bağımsız denetime tabi olma şartını taşıyan şirketlerin 1 Ocak 2022 itibarıyla e-Defter uygulamasına geçiş yapmış olmaları gerekmekteydi. Zorunlu e-Defter geçiş uygulaması kapsamında: Sosyal Güvenlik Kurumu’yla (SGK) sözleşme imzalayan sağlık hizmeti sağlayıcıları ile medikal malzeme ve ilaç, etken madde temin eden tüm mükellefler (Hastane, tıp merkezleri, dal merkezleri, diyaliz merkezleri, Sağlık Bakanlığından ruhsatlı diğer özelleşmiş tedavi merkezleri, tanı, tetkik ve görüntüleme merkezleri, laboratuvarlar, eczaneler, tıbbi cihaz ve malzeme tedarikçileri, optisyenlik müesseseleri, işitme merkezi, kaplıcalar, ecza depoları, beşeri tıbbi ürün sunan veya üreten özel hukuk tüzel kişileri ve bunların tüzel kişiliği olmayan şubeleri) 2021 yılının Temmuz ayı içerisinde e-Fatura’ya geçiş zorunlulukları yerine getirilmişti. Bu kapsamda da; e-Fatura’ya geçiş yapmış olan bu kurumların 1 Ocak 2022 itibarıyla e-Defter sistemine de geçiş yapmış olmaları gerekmekteydi.

1 Ocak 2022 itibarıyla, e-Defter geçme zorunluluğu 2020 uygulamasını yerine getirmeyen şirketlerin cezai yaptırımlara tabi olacakları da bildirilmişti. Bu kapsamda da e-Defter mükellefliği gerektiği tespit edilmişse ve sahip oldukları muhasebe programları e-Defter’e uygunsa geçişlerin yapılmış olması gerekiyordu. Uygulamanın zorunlu olması nedeniyle Vergi Usul Kanunu kapsamında, geçiş yapılmaması durumunda şirketlere cezai yaptırımlar uygulanabilecektir.

Öte yandan birçok şirket için maliyet, zaman ve alan tasarrufu elde edebilmek adına da gönüllü olarak e-Defter sistemine geçiş yapabilmek mümkün. Bu sayede değişen mevzuatlara kolayca uyum sağlayabilme, finansal verileri rahat bir şekilde saklayabilme ve denetleyebilme, kağıt masraflarını ortadan kaldırma ve çeşitli avantajlar da elde edilebiliyor.

0x0-1739444757170

TEFE TÜFE Nedir? TEFE TÜFE Oranı Nasıl Hesaplanır?

TEFE TÜFE oranları, ekonomik analizlerde iyi bir yol haritası sunar. Özellikle TEFE TÜFE verileriyle maliyetleri optimize etmek, fiyatlandırma stratejilerini güçlendirmek ve piyasa trendlerine hızla uyum sağlamak mümkündür.

Fiyat dalgalanmalarını çözmek, işletmelerin olduğu kadar bireylerin de ekonomik pusulasıdır. Enflasyonun üretici ve tüketici perspektiflerinden ölçülmesini sağlayan endeksi ise TEFE TÜFE’dir. Çünkü Toptan Eşya Fiyat Endeksi (TEFE), üretim maliyetlerini izlerken Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), günlük harcamalardaki değişimleri analiz eder. Kısaca her iki endeks de işletmenizin maliyet yönetiminden fiyatlandırma stratejilerine kadar geniş bir yelpazede rehberlik eder. Siz de TEFE TÜFE endekslerini rehber edinerek ekonomik stratejilerinize yön vermek isterseniz rehberimize göz atabilirsiniz.

TEFE TÜFE ve Çeşitlerinin İşletmelere Katkısı

Ekonomik analizlerde TEFE TÜFE, işletmenizin maliyet ve fiyatlandırma süreçlerini optimize etmesinde temel bir araçtır. Çünkü TEFE TÜFE tam olarak bu endekslerin enflasyonun farklı yüzlerini ölçmede kullanılır. TEFE üretici fiyatlarını değerlendirir, TÜFE ise tüketici harcamalarındaki değişimleri izler. İşletmeler de bu verileri kullanarak piyasa trendlerini öngörür ve rekabet avantajı elde eder. Yani TEFE TÜFE’den yola çıkarak fiyatlandırma stratejilerinizi, ham madde alımlarınızı gibi işletmenizin finans konusundaki tüm planlamalarını daha doğru yapabilirsiniz. Çeşitleri ise farklı sektörel ihtiyaçlara yanıt vermek analiz süreçlerini zenginleştirmek için daha kapsamlı analizler sunar. TEFE TÜFE çeşitleri ile kapsamları şöyle sıralanabilir:

  • Yurt İçi ÜFE: Ülke içinde üretilen malların fiyat değişimlerini ölçer, yerli üretim odaklı işletmelere maliyet analizi sunar.
  • Yurt Dışı ÜFE: İhraç edilen ürünlerin fiyatlarını izleyerek ihracatçı firmaların uluslararası piyasalarda rekabet gücünü artırır.
  • TÜFE: Hane halkı harcamalarını kapsar, perakende ve hizmet sektörlerinde talep tahminlerini destekler.

Stratejik Kararlarda TEFE TÜFE’nin Önemi

Piyasa koşullarına uyum sağlamak, işletmenizin sürdürülebilir büyüme sağlaması açısından önemli bir gereksinimdir. Bunun için de öncelikle TEFE TÜFE kullanım alanları bilinmelidir. Çünkü TEFE TÜFE kullanımıyla işletmeniz için maliyet yönetiminden pazarlama stratejilerine kadar geniş bir yelpazede yol haritası çizebilirsiniz. Genel olarak bakıldığında TEFE'nin alanı hammadde ve ara mal fiyatlarındaki artıştır. Bu sayede üretim maliyetleri ortaya çıkar. TÜFE ise daha çok tüketicinin davranışlarına yöneliktir. Satın alma oranlarının analizleriyle fiyatlandırma ve promosyon kararlarını şekillendirir. İşletmeniz de bu verilerden yola çıkarak stratejik planlamalarını güçlendirebilir. Örneğin perakende sektöründe TÜFE analizleriyle hedef kitleye özel kampanyalar tasarlayabilirsiniz. Çünkü TEFE TÜFE özellikleri arasında düzenli güncellemeler ve kapsamlı veri toplama bulunur. TEFE TÜFE analizlerinin bu kadar önemli olmasını sağlayan unsurlar ise şunlardır:

  • Güncel Veri: TÜİK, aylık olarak yayımladığı verilerle ekonomik trendlerin takibini kolaylaştırır.
  • Kapsamlı Analiz: TEFE ve TÜFE, farklı sektörlerden toplanan verilerle bütüncül bir bakış sunar.
  • Karşılaştırmalı Ölçüm: Baz yıl kullanılarak fiyat değişimleri yüzde cinsinden hesaplanır.

Siz de rekabet avantajı elde etmek istiyorsanız bu özelliklerden yararlanarak daha bilinçli stratejik planlamalar yapabilirsiniz. Çünkü analitik yaklaşım sunan TEFE TÜFE, işletmenizin ekonomik dalgalanmalara karşı proaktif çözümler üretmesini sağlayan bir araçtır. Örneğin TÜFE’deki bir artış, tüketicilerin satın alma gücünün azaldığını göstereceğinden işletmeniz buna göre indirim kampanyaları düzenleyebilir. Böylece diğer işletmelerden bir adım öne çıkabilirsiniz.

TEFE TÜFE Temelli Yasal Süreçler

TEFE TÜFE yasaları, kira artışları gibi süreçlerde işletmelerin yasal uyumluluk sağlamasında belirleyici rol oynar. Çünkü Türkiye’de Borçlar Kanunu’nun 344. maddesi, kira artışlarının TÜFE oranını aşamayacağını belirtir. Örneğin 12 aylık TÜFE ortalaması %50 ise kira artışı bu oranla sınırlıdır. Bu karar neticesinde 2022-2024 yıllarında konut kira artışlarında %25’lik bir üst sınır uygulanmıştır. Bu gibi düzenlemelerin amacı ise hem kiracıları hem de ev sahiplerini korumaktır. İşletmeniz de TEFE TÜFE verilerini kullanarak kira sözleşmelerini yasal sınırlar içinde yönetebilir, aynı zamanda hukuki riskleri azaltabilir.

Yasal süreçlerde değerlendirildiğinde TEFE TÜFE'nin mali planlamayı desteklediğini de görebilirsiniz. TÜFE oranlarını takip ederek kira giderlerini doğru bütçelemek mümkündür. Örneğin bir perakende zinciri, mağaza kiralarını TÜFE’ye göre planlayarak maliyet öngörülerini güçlendirebilir. Ayrıca TEFE TÜFE verileri, diğer yasal yükümlülüklerin (örneğin, sözleşme yenilemeleri) yönetiminde işletmenize netlik sağlar.

Maliyet Planlamasında TEFE TÜFE Farkı

Finansal sürdürülebilirlik için işletmenizin TEFE TÜFE verilerinden etkin şekilde faydalanması oldukça önemlidir. TEFE TÜFE hakkında bilgilerden de anlayacağınız üzere bu iki endeks işletmenizin maliyet planlamasında büyük fark yaratacaktır. Örneğin TEFE’deki bir yükseliş, üretim maliyetlerinin artacağını göstereceğinden fiyat güncellemelerinizi daha doğru bir zeminde yapabilirsiniz. Böylece elde ettiğiniz verilerle işletmenizin hem kısa vadeli operasyonlarını hem de uzun vadeli yatırımlarını daha bilinçli yönetebilirsiniz.

TEFE TÜFE Oranının Hesaplaması

Enflasyon dinamiklerini anlamak, TEFE TÜFE oranı hesaplamasında ilk adımdır. Çünkü bu oran üretici fiyatlarının (TEFE) tüketici fiyatlarına (TÜFE) yansıma oranını göstererek işletmenizin maliyet-fiyat dengesini analiz etmenize yardımcı olur.

Üretici fiyatlarındaki değişimler, TEFE/ÜFE hesaplamasının temelini oluşturur. TÜİK imalat, enerji, tarım gibi sektörlerdeki malların fiyat değişimlerini toplar. Bu veriler de belirli bir baz yıla göre yüzde değişim olarak hesaplanır. Örneğin hammadde fiyatları bir yılda %12 artarsa bu oran ÜFE endeksine yansır.

Tüketici fiyatlarındaki değişimler ise TÜFE hesaplamasında izlenir. TÜİK sayesinde elde edilen veriler hesaplamayı kolaylaştırdığından ekonomik planlamaya katkısı büyüktür. Çünkü TÜİK, hane halklarının tüketim sepetini (gıda, ulaşım, konut, eğitim, sağlık) analiz eder. Sepetteki ürün ve hizmetlerin fiyat değişimleri aylık toplanır ve baz yıla göre yüzde değişim hesaplanır. Örneğin; konut giderleri %8 artarsa TÜFE endeksi bu oranda güncellenir. Her iki endeks de aylık, çeyreklik veya yıllık olarak yüzde değişimle ifade edilir.

Fazlamesai

Fazla Mesai Ücreti Nasıl Hesaplanır?

Emeğinizin karşılığını öğrenin! Fazla mesai ücreti nasıl hesaplanır, yasal haklar nelerdir? Çalışanlar için vergilendirme ve ödeme süreçlerini sade bir şekilde keşfedin, haklarınızı eksiksiz bilin.

Çalışma hayatında, normal mesai saatlerinin ötesine geçen emek çalışanlar için olduğu kadar işverenler açısından da önemli bir konudur. Çünkü çalışanların normal mesai saatleri dışında gösterdiği çaba, adil bir karşılık gerektirir. Fazla mesai ücreti de bu emeğin yasal olarak ödüllendirilmesini sağlar. Türkiye’de fazla mesai koşulları İş Kanunu yasaları ile düzenlendiğinden çalışanların hakları korunur. Ancak fazla mesainin doğru hesaplanması büyük önem taşır. Fazla mesai hesaplama ise işverenlerin ve çalışanların doğru yöntemlerle ödeme süreçlerini yönetmesini mümkün kılar. Dolayısıyla ücretlendirme, vergilendirme ve çalışan hakları ve fazla mesai süreçlerinin yasal çerçevesini belirlediğinden oldukça önemlidir.

Fazla Mesainin Yasal Çerçevesi Neler Sunar?

Fazla mesai ücreti, çalışanların ekstra çabasının maddi karşılığını korumak adına belirlenmiş bir haktır. Türkiye’de fazla mesai, iş yaşamının ayrılmaz bir parçasıdır ve yasal düzenlemelerle şekillenir. 4857 sayılı İş Kanunu, fazla mesai süreçlerini ayrıntılı bir şekilde tanımlayarak çalışanların onayına vurgu yapar ve işverenlerin ödeme yükümlülüklerini netleştirir. Fazla mesai hesaplama ise doğru yöntemlerle yapıldığında emeğin adil bir şekilde değerlendirilmesini sağlar. Kısaca bu süreç, saatlik ücretlerin belirlenmesinden vergilendirme kurallarına kadar pek çok unsuru kapsar. Ancak çalışanların fazla mesai süreleri sektörlere göre farklılık gösterebilir. Örneğin sağlık veya inşaat gibi alanlarda daha yoğun yaşanır.

Yasal sınırlar da fazla mesai kapsamında belirleyici rol oynar. Çünkü fazla mesainin yıllık 270 saati aşmaması şartı bulunur. Ödeme süreçlerinde ise bordrolar devreye girer, her mesai ücreti şeffaf şekilde bordrolanmalıdır. Ayrıca her şeyin belgelenmesi çalışanların haklarını talep etmesini kolaylaştıracaktır. Fazla mesainin önemi söz konusu olduğunda akla yalnızca maddi karşılık gelmemelidir. Çünkü fazla mesainin karşılık bulması aynı zamanda çalışanların emeğinin takdir edilmesi anlamına gelir.

Fazla Mesai Ücretini Hesaplama Yöntemleri

İş Kanunu çerçevesince belirlenen fazla mesai ücreti hesaplama yöntemi çalışanın normal saatlik ücretine dayalıdır. Yasaya göre normal maaş miktarının en az 1,5 katı olması zorunludur. Hesaplama, normal üzerinden yapılsa de net miktar değil brüt maaş üzerinden gerçekleştirilir. Dolayısıyla işverenlerin bu süreci şeffaf bir şekilde yürütmesi gerekir. Çalışanların maaş yapısına göre hesaplama ise aylık veya günlük ücret üzerinden yapılabilir. Bu aşamada önemli olan fazla mesai sürelerinin dikkatlice kaydedilmesidir. Titizlikle yürütülmesi gereken süreç ise sonucunda hem çalışanın emeğinin karşılığını almasını hem de işverenin yasal yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlar. Fazla mesai hesaplama yöntemini merak ediyorsanız siz de şu adımları takip edebilirsiniz:

  • Aylık brüt maaş, 30’a bölünerek günlük ücret bulunur.
  • Günlük ücret, 7,5 saate (normal mesai süresi) bölünerek saatlik ücret hesaplanır.
  • Saatlik ücret, 1,5 ile çarpılarak fazla mesai ücreti elde edilir.

Örneğin Aylık 15.000 TL brüt maaş alan bir çalışanın günlük ücreti 500 TL, saatlik ücreti yaklaşık 66,67 TL olsun. Fazla mesai ücreti ise 100 TL/saat eder.

Çalışanların Fazla Mesai Hakları Nelerdir?

Çalışan hakları ve fazla mesai, İş Kanunu ile kapsamlı şekilde koruma altına alınır. Çalışanlar, fazla mesai yapmayı reddetme hakkına sahiptir ve bu nedenle işten çıkarılmaları mümkün değildir. Çünkü fazla mesai düzenlemeleri, sürelerin işveren tarafından belgelenmesini ve çalışanın yazılı onayının alınmasını zorunlu kılar. Bu nedenle ödenmeyen fazla mesai ücretleri için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na şikâyet hakkı tanınmıştır. Yasal süreçte şeffaflık esas alındığından çalışanlar, fazla mesai sürelerinin bordrolarda açıkça gösterilmesini talep edebilir. Ayrıca fazla mesai ödemelerinin düzenli ve zamanında yapılması çalışanların haklarının korunduğunun iyi bir göstergesidir. Bu sayede iş yerinde güven ortamı oluşturur.

Fazla mesai süreleri, işverenler tarafından düzenli olarak raporlanıp kaydedilmelidir. Böylece olası anlaşmazlıklarda delil niteliği taşıyacak belgelere sahip olmak kolaylaşır. Çalışanlar, fazla mesai yerine izin kullanmayı da tercih edebilir, ancak bu durum işverenle karşılıklı anlaşmaya bağlıdır. İş Kanunu’na göre fazla mesai süresine bağlı tek net veri sürenin yıllık 270 saati aşmamasıdır. Bu sınırın amacı ise çalışanların sağlığını korumaktır. Dolayısıyla çalışanların haklarını bilmesi, iş yerinde adil bir çalışma ortamının sürdürülmesine katkı sağlar ve fazla mesai süreçlerinin yasal çerçevede yürütülmesini mümkün kılar.

Fazla Mesai Ücretinde Vergilendirme Nasıl İşler?

Vergilendirme fazla mesai ya da normal normal maaş açısından aynı kurala tabidir. Dolayısıyla fazla mesai ücretinin vergilendirilmesi söz konusu olduğundan da gelir vergisi ile SGK prim kesintileri uygulanır. Türkiye’de fazla mesai ücretleri, brüt ücret üzerinden hesaplanır ve çalışanın toplam gelirine göre artan oranlı vergi dilimlerine bağlıdır. 2025 itibariyle asgari ücretin belirli bir kısmı gelir vergisinden muaftır, ancak fazla mesai ücretleri genellikle bu muafiyet kapsamına girmez. Örneğin; yıllık geliri yüksek çalışanın fazla mesai ücreti, %27, %35 veya daha yüksek vergi dilimlerine tabi olabilir. Vergilendirme sürecinde en önemlisi ise işverenlerin bordrolarda kesintileri açıkça belirtmesidir. Çünkü ancak bu şekilde çalışan net gelirini doğru şekilde görebilir.

Fazla mesai ücreti ödemesi, net ücret olarak çalışana yansıyacağından SGK prim kesintileri, çalışanın emeklilik ve sosyal güvenlik haklarını doğrudan etkiler. Dolayısıyla işverenler, vergi ve prim kesintilerini hesaplamakla yükümlüdür. Bordrolarda da belirtilmelidir. Böylece çalışanlar, fazla mesai ücretlerinden yapılan kesintilerin doğruluğunu kontrol edebilir ve olası hatalarda işverenden düzeltme talep edebilir.

 

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

E-Belge Nedir? Nasıl Düzenlenir?

Hem ülkemizde hem de dünyada yaşanan dijital dönüşüm yolculuğundan şirketlerde kullanılan belgeler de nasibini almış durumda. Küçük veya büyük ölçekli pek çok şirket, düzenlediği belgelerde Gelir İdaresi Başkanlığı’nın kararları doğrultusunda dijitalleşme yoluna gitmekte. E-belge olarak adlandırılan bu kavram dijitalleşme sürecine uyumlanma açısından işletmeler için oldukça önemli. Ancak e-belge düzenleme sürecinde hangi belgelerin bu kapsama girdiğine ve ne tür standartların benimsenmesi gerektiğine dair bazı soru işaretleri bulunmakta. Peki, e-belge nedir, ne işe yarar ve nasıl düzenlenir? Gelin e-belge hakkındaki önemli konu başlıklarını yakından inceleyelim.

E-Belge Nedir?

Elektronik belge olarak adlandırılan e-belge, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın dijital dönüşüm çerçevesinde uygulamaya aldığı tüm elektronik belgelere verilen isimdir. E-belge çeşitleri arasında e-fatura, e-irsaliye, e-defter ve e-gider pusulası gibi farklı belgeler yer alır. Elektronik belgeler sayesinde şirket yetkililerinin muhasebe kayıtlarını oluşturması ve takip etmesi daha kolay olur. Fiziki ihtiyaçları ortadan kaldıran elektronik belgeler sayesinde arşiv tutma gerekliliği kalmaz. Bunun yerine belgelerin kaydı e-arşiv üzerinde tutulur ve istenildiği zaman ilgili dokümanlara kolayca ulaşılabilir.

E-Belge Ne İşe Yarar?

Teknolojinin hızla geliştiği günümüz iş dünyasında dijital dönüşüm faaliyetleri önemli bir gereklilik halini almıştır. Ticari faaliyetlerde kullanılan e-belge sistemi ile birlikte ekonomik anlamda daha hızlı ve güvenli bir zemin oluşturmak, işlerin daha verimli ilerlemesini sağlamak mümkün olur. GİB öncülüğünde başlatılan büyük dijital dönüşüm devrimi kapsamında verimlilik, otomasyon ve optimizasyon anlamında işletmelere daha akıcı süreç yönetimine sahip olma imkanı sunulur. Elektronik belge sistemi ile birlikte şirketlerin daha hızlı, eksiksiz ve tasarruflu şekilde hareket etmesi desteklenir. Elektronik ortamda hazırlanan e-belgeler sayesinde işlemlerin kontrolü ve paylaşımı çok daha kolay bir şekilde gerçekleştirilirken süreçlerin dünya standartlarına taşınması da mümkün hale gelir.

E-Belge Nasıl Düzenlenir?

E-belgeler mükellefler tarafından Gelir İdaresi Başkanlığı’nın belirlediği standartlara göre hazırlanmalı ve düzenlenmelidir. Gerekli koşulları sağlayan söz konusu elektronik belgeler GİB portalı üzerinden gönderilebilir. Elektronik belge kullanımı işletmelerde her geçen sene daha fazla yaygınlaşan bir uygulama olup belirli vergi mükellefleri için ise zorunlu hale gelmiştir. E-belge sistemi; özel entegratörler, GİB portalları ve doğrudan entegrasyon sistemleri olmak üzere 3 farklı şekilde kullanılabilir. Vergi mükellefi olan işletmeler bu yöntemlerden birini seçerek, e-belge başvuru sürecini başlatarak elektronik belge kullanımı gerçekleştirebilir. E-belgelerin kontrolü ise e-belge doğrulama ve görüntüleme sistemleri aracılığı ile denetlenir.

Orka Bilgisayar ile E-Dönüşüm Sürecini Başlatın

İşletmeniz için dijital dönüşüm sürecini başlatmak istiyorsanız Orka Bilgisayar’ın kapsamlı e-belge transfer hizmetlerinden yararlanabilirsiniz. Diğer entegratörlerden e-belge transferi yaparak müşterilerinizin e-fatura portalındaki elektronik belgeleri hızlıca indirip görüntüleme ve toplu muhasebeleştirme düzenleme işlemlerini yapma imkanı bulabilirsiniz. Orka SQL programındaki e-belge modülünü satın alarak süreci hemen başlatabilirsiniz.

Ayrıca şirketinizin faturalarını tek tuşla oluşturabilir ve muhasebe kayıtlarına otomatik olarak iletebilirsiniz. E-fatura hizmeti ile göndermiş olduğunuz faturalara Word, Excel veya PDF dokümanları ekleyerek müşterilerinize işlem hakkında daha ayrıntılı bilgi verebilirsiniz. E-defter uygulaması ise elektronik ortama girdiğiniz her kaydın GİB standartlarına uyumluluğunu denetleyerek e-defter gönderim gününü size hatırlatır. Bilanço kuralları dışında kalmış hiçbir e-defteri düzenleyemez veya gönderemezsiniz. Bu sayede işlemlerinizde hata yapma olasılığınız ortadan kalkar.

Tüm bunların yanında e-arşiv uygulaması ile e-fatura mükellefi olmayan kişilere de dijital ortamda e-belge düzenleyebilir ve gönderebilirsiniz. Birden fazla şubeniz varsa tanımlama ve aktivasyon süreçlerine hız katabilir, gelen-giden e-arşiv faturalarınızın takibini kolay hale getirebilirsiniz. Siz de Orka Bilgisayar’ın işletmenize en uygun e-dönüşüm seçeneklerini hemen inceleyerek dijital süreçlerinizi en iyi şekilde yönetin!

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

E-Defter Beyan Sistemi Nedir?

E-Defter Beyan Sistemi Nedir?

Defter Beyan Sistemi, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından geliştirilen ve kullanıcıların hizmetine sunulan bir sistemdir. Bu sistemde, serbest meslek erbapları, işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler ve basit usule tabi olan mükellefler kayıtlarını bulundurabilirler. Ayrıca, defter tutmak zorunda olan mükellefler, defterlerini kayıtlarından oluşturabilir, saklayabilir ve ibraz edebilir. Ek olarak, Vergi beyannamelerini, bildirimlerini ve dilekçelerini elektronik ortamda iletebilirler.

Defter Beyan Sistemini Kullanması Gereken Mükellefler Kimlerdir?

01.01.2018 tarihinden itibaren, serbest meslekle uğraşan kişilerin ve basit usule tabi olan kişilerin defter beyan sistemini kullanması hususunda zorunluluk getirilmiştir. Diğer mükellefler ise 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren yine bu sistemi kullanmak zorundadır.

Defter Beyan Sisteminin Avantajları Nelerdir?

Bu sistemi kullanan kişilerin kırtasiye masrafları azalır. Bu kişiler, bir muhasebe programına ihtiyaç duymaz ve internet erişimlerinin olduğu her yerden ticaret ve vergi işlemlerini kayıt edebilirler. Ayrıca, defter tasdiki, defter muhafazası maaliyetleri ve diğer bürokratik işlemler azaltılır. Ek olarak bu sistem ile kayıt dışı ekonomi ile mücadele edilebiliyor ve vergiye gönüllü uyum sağlanıyor.

Defter Beyan Sisteminde Yapılabilecek İşlemler Nelerdir?

Defter Beyan Sistemi ile mükellefler, beyanname oluşturabilir, görüntüleyebilir, onaylayabilir, kayıt altına alabilir ve gönderebilirler. Ayrıca, mükellefler yine elektronik belgeler düzenleyebilir, görüntüleyebilir ve kayı altına alabilirler. Ek olarak, her türden vergi ve ticari işlem kayıt altına alınabilir.

Defter Beyan Sistemi ile Tutulabilen Defterler Nelerdir?

Kişiler bu sistem üzerinden, Bitim İşleri Defteri, Envanter Defteri, Amortisman Defteri, Çiftçi İşletme Defteri, İşletme Defteri, Serbest Meslek Kazan Defteri, Damga Vergisi Defteri ve Ambar Defteri tutabilirler.

E-Defter Beyan Sistemi Nasıl Kullanılır?

Defter Beyan Sistemini kullanacak kişiler Gelir İdaresi Başkanlığının hazırladığı www.defterbeyan.gov.tr adresinden veya gelir vergisi yönünden bağlı oldukları vergi dairesince başvuru yapabilirler. Sisteme girmek için gereken şifre için, mükellefin veya noterden yetkilendirdiği kişini bağlı oldukları vergi dairesine başvuru yapmaları gerekir. Belirtilen kişilerden herhangi birisinin başvurusu üzerine vergi dairesinde sistemden otomatik şifre üretilir ve kişiye verilir.  Şifre kapalı bir zarf ile iletilir. Kişiler aldıkları bu şifre ve kullanıcı kodu veya Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numarası kullanılarak Gelir Dairesi Başkanlığı’nın www.defterbeyan.gov.tr web sitesi üzerinden giriş yapabilir. Defter Beyan Sistemini kullanmak zorunda olan mükellefler, sistemi kullanmaya başlamaları gereken seneden önceki ayın son gününe kadar başvuru yapmaları gerekir.

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

E-Defter Programı ile Bilanço Kayıtlarınızda Hataya Yer Yok

Mali verilerin kaydının yapılması her bir firma sahibi için yasal bir zorunluluktur. Firma sahipleri tüm mali faaliyetlerini belgelendirmelidir. Vergi toplama başta olmak üzere diğer hukuki işlemler için de defter sahibi olmanız gerekmektedir. Son yıllarda dijitalleşme furyası devletin işleyişinde de kendisini göstermiştir. Özellikle ticari hayatın daha da hızlanması bu süreci daha hızlandırmıştır.

Bir e-dönüşüm hizmeti olan e-defter kullanımı, hem zorunlu hem de isteğe bağlı olarak yapılır. E-defter sistemine geçmesi gereken firmalar GİB tarafından belirlenen şartlara göre seçilir. Ancak dileyen firma sahibi de dijitalleşen ticari hayata uyum sağlamak adına e-deftere geçiş yapabilir.

E-Defter Nedir?

Tüm büyük ve küçük ölçekli firmalar vergilendirilmeye tabidirler. Bu yüzden VUK’a göre defter sahibi olmak firmalar için zorunludur. Defter-i kebir ve yevmiye defteri başta olmak üzere bu defterlere düzenli olarak veri işlenmesi gerekir. Dijitalleşme neticesinde GİB tarafından sunulan e-defter ile bu defterlerinizi elektronik ortamda işleyebilirsiniz. E-defter uygulaması ile firma sahipleri bu defterleri daha hızlı ve etkin bir biçimde tamamlayabilir.

GİB sistemi e-deftere veri girmek isteyenler için bazı durumlarda zorlayıcı olabilir. Sistem altyapısının bu büyük talebi karşılayamadığı durumlarda işlerin aksaması ve eksik veri girişi gibi problemler meydana gelmektedir. Bu sorunu önlemek için firma sahipleri e-defter programı ile GİB portalını kullanmadan defter kayıtlarını eksiksiz bir biçimde tamamlarlar.

E-defter sahipleri defter-i kebir ve yevmiye defterlerini e defter görüntüleme programı ile diledikleri an görebilirler. Bu defterlere bir belge ibraz edileceği zaman elektronik imza kullanımı da gerekir. Kağıt kullanımını sıfırlayan bu sistem, sizlere hızlı ve düzenli bir iş durumu sunar.

E-Defter Programınız ile Bilançolarınızı Kontrol Altında Tutabilirsiniz

E-defter kullanımı ile birlikte e-defter bilanço programı kullanımı sıklıkla tercih edilmektedir. Hızlı ve hatasız işlem yapmak isteyen işletme sahipleri Orka’nın sunduğu e-defter bilanço programı ile vergi dönemlerini sorunsuz bir şekilde tamamlayabilirler. Firmaların aylık ve dönemlik bilançoları GİB tarafından vergilendirmeye tabidir. Bu vergilendirme işleminin tam bir şekilde yapılması gerekir, aksi halde cezai işleme maruz kalabilirsiniz.

Ayrıca, firmanızın genel bilanço durumunu da programınız üzerinden dilediğiniz zaman kontrol edebilirsiniz. Bütçe raporlarınızı kısa sürede hazırlayabilir, firmanızın geleceği için daha isabetli karar verebilirsiniz.

E-defter kontrol programı seçeneği ile e-defteriniz ile sizin tuttuğunuz bilanço kayıtlarının sağlamasını yapabilirsiniz. Böylece yanlış veya eksik beyan verme riskini ortadan kaldırırsınız. Vergilendirme sürecinde e-defter yükleme programı ile verilerinizi hızla girebilir, beyanname teslimini güvenli bir biçimde tamamlayabilirsiniz.

E-Defter Sisteminde Hangi Durumlar Yeni Sayılır?

E-defter kullanımı sizlerin vergi beyanları ve kayıtları ile alakalı birçok işi yapmanızı sağlar. Defter beratlarının beyanını dilerseniz aylık dilerseniz üç aylık şeklinde ayarlayabilirsiniz.

Defter saklama koşulları e-deftere geçiş ile birlikte değişime uğramıştır. GİB’e göre sahip olunan defterleri mükellef 5 yıl boyunca muhafaza etmek zorundaydı. E-defter ile birlikte bu süre 10 yıl olarak belirlenmiştir.

E-deftere geçiş ile birlikte mali mühür ve mali imza kullanımı zorunlu hale getirilmiştir. Defter için imza atılması gerekir, e-defter sistemine geçiş yapmadan önce bu imza veya mühre sahip olmanız gereklidir. Dilerseniz sizin için hazırladığımız 2022 Yılında E-Defter Zorunluluğu adlı blog yazımızı okuyarak süreç hakkında daha detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

demo-attachment-1075-Mask-Group-45@2x

E-Defter Saklama Nedir? Nasıl Yapılır?

Ticari süreçlerde doğru takip yapılması tüm taraflar için son derece büyük önem taşır. Özellikle bu iş için kullanılan e-defter uygulaması, e-dönüşüm hizmetlerinin oldukça sık kullanılan sistemlerinden biridir. Dijitalleşmenin getirdiği pek çok kolaylığı içerisinde barındıran bu uygulama, kullanıcıların sanal ortam üzerinden takip yapabilmelerine olanak tanır. Böylelikle alım-satım işlemlerinde işletmelerin süreci kolaylıkla incelemesi mümkün hale gelir. Geleneksel fiziksel kayıtların yerini tutan bu sistem çeşitli özellikleriyle öne çıkar. Genel olarak verimliliği artırması, maliyeti düşürmesi ve zaman tasarrufu sunması sayesinde çok sayıda işletmenin faydalanması önerilir. Ayrıca, merkezi bir sisteme bağlı olması sebebiyle hassas verilerin güvenle saklanabilmesini de sağlar.

E-Defter Nedir?

İşletmelerim mali işlemlerini kayıt altında tutabilmeleri ve süreçleri detaylıca inceleyebilmeleri için kullanılan e-defter bir e-dönüşüm uygulamasıdır. Dijitalleşme sürecinde sıklıkla faydalanılan bu sistem, öncelikle güvenlik alanında öne çıkar. Şirkette bulunan yalnızca belirli kişilerin erişimi olan bu sistem Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesinde bulunabilir. Web sayfası üzerinden indirilen e-defter uygulaması firmaların ihtiyaç duyduğu veya saklaması zorunlu olduğu depolama sistemidir. E-defter programının dikkat çeken bir diğer yönü de verilerin dijital ortamda kolaylıkla saklanabilmesidir. Çok sayıda belgenin resmi geçerliliğini koruyacak şekilde sanal bir ortamda saklanabilmesi işletmeler için ciddi bir tasarruf sağlar. Zaman kaybına yol açmayacak şekilde kolaylıkla kullanılabilen e-defter saklama programı Windows işletim sistemine sahip herhangi bir cihaza yüklenebilir. HTTP korumasına sahip olan portal, yükleyeceğiniz verilerde güvenlik açığı olmasını engeller. Son olarak, özel entegratör kullanımı sayesinde e-deftere kaydedilen verilerinize ileriki dönemlerde rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Verilerinizin herhangi bir siber saldırıya karşı korunması amacıyla ikinci bir nüshalarını barındırabilen özel entegratör hizmetleri bu alanda fazladan koruma da sağlayacaktır.

E-Defter Saklamak Zorunlu mudur?

E-defter uygulaması, sunduğu çeşitli avantajlar sayesinde pek çok işletmenin sıklıkla kullandığı bir sistemdir. Ancak bazı firmaların bu uygulamayı kullanma zorunluluğu da mevcuttur. E-defter saklama zorunluluğu bulunan firmaların listesi belirli zamanlarda güncellenmektedir. Bu sebeple en doğru ve güncel bilgi Gelir İdaresi Başkanlığı’nın resmi sitesinde bulunmaktadır. Ancak genel olarak e-defter kullanımı zorunlu olan firmalar kanunen e-fatura kullanımı da zorunlu kılınan işletmeler olarak görülebilir. E-fatura sistemine zorunlu geçişi yapılan firmaların e-defter portal programı üzerinden sisteme dahil olmaları gerekmektedir. Bunun dışında uygulamanın avantajlarından faydalanmak isteyen işletmelerin başvuru süreci sonrası e-defter kullanımı da mümkün olmaktadır.

E-Defter Nasıl Saklanır?

E-defter uygulaması oldukça rahat bir kullanım sunmasıyla dikkat çeker. Program bilgisayara indirildikten sonra yapılması gereken adımlar sistem tarafından belirtilmektedir. Böylelikle işletmeler ihtiyaçlarına uygun bir şekilde kullanım sağlayabilir. Program yüklendikten sonra ilk adım giriş yapmak olmaktadır. E-defter giriş sayfası geçtikten sonra gerekli belgelerin yüklemesi yapılabilir. Bu noktada manuel bir yükleme yapılabileceği gibi berat dosyaları otomatik olarak da GİB sistemine eklenebilir. Bunun için uygulamanın ana ekranındaki “Dosya Yolu Belirleme” butonu kullanılmaktadır. Bu seçenek seçildiğinde birden fazla dosya hızlı ve kolay bir şekilde GİB sisteminde yedeklenecektir. Ayrıca, fazladan güvenlik için belgelerin kopyalarının özel entegratör firma tarafından saklanması da tavsiye edilmektedir. Bu yolla gerekli tüm bilgilere hızlı ve kolay bir ulaşım mümkün kılınır. Ayrıca, herhangi bir siber saldırı durumunda özenle hazırlanan protokoller hassas verilerin sızdırılmasını engeller. Bu yönüyle de işletmelerin dikkatini çeken e-defter saklama GİB sisteminde en sık kullanılan e-dönüşüm araçlarından biri olmaktadır. Bu adımlar sonrasında şirket hakkında bilgilere güvenle ulaşabilmek için e-defter görüntüleyici aracı da kullanılabilmektedir. 2022 yılı itibariyle e-defter kullanım zorunluluğu hakkındaki son durum bilgisi için 2022 Yılında E-Defter Kullanım Zorunluluğu adlı blog yazımıza göz atmanızı tavsiye ederiz.